Multilingual Turkish Dictionary

French

French
ENFLURE : French Turkish

"[la] şiş, kabarıklık, kabartı; böbürlenme; tumturak, abartma"

ENFLÉ : French Turkish

"şişmiş, şişkin; burnu büyümüş"

ENFONCEMENT : French Turkish

"[le] girinti; koy; sokma, batırma; çökertme"

ENFONCER : French Turkish

"batırmak; çökertmek; zorla kırmak; (düşman) yenmek; batmak; çökmek "

ENFOUIR : French Turkish

"gömmek; gizli tutmak "

ENFOURCHER : French Turkish

acaklarını iki yana açarak binmek

ENFOURNER : French Turkish

fırınlamak, fırına sürmek

ENFREINDRE : French Turkish

(kanun\\sözleşmeye) uymamak, karşı gelmek

ENFUMER : French Turkish

"dumana boğmak; isletmek, tütsülemek"

ENGAGEANT : French Turkish

"çekici; sokulgan"

ENGAGEMENT : French Turkish

"[le] rehine koyma; verilen söz, taahhüt; gönüllü (asker) yazılma; çarpışma; taraf tutma; mukavele"

ENGAGER : French Turkish

"rehine koymak; söz vermek; hizmete almak, tutmak; söz kesmek; yatırım yapmak; sokmak, başlatmak; girişmek, başlamak "

ENGAGER SON HONNEUR : French Turkish

şerefi adına söz vermek

ENGAGER UN PARI : French Turkish

ahse girmek, bahis tutuşmak

ENGAGÉ : French Turkish

"gönüllü (asker); bağlı, bağımlı"

ENGEANCE : French Turkish

"[la] (hayvan) soy, ırk; ayaktakımı"

ENGELURE : French Turkish

[la] soğuk ısırması, (deride) çatlak

ENGENDRER : French Turkish

"(erkek) döllemek, doğurtmak; meydana getirmek, yol açmak"

ENGIN : French Turkish

"[le] alet, makine, aygıt, araç; takım taklavat "

ENGIN BLINDÉ : French Turkish

zırhlı araç

ENGIN SPATIAL : French Turkish

uzay aracı

ENGIN SPÉCIAL : French Turkish

güdümlü mermi

ENGLOBER : French Turkish

"içinde toplamak; kapsamak"

ENGLOUTIR : French Turkish

"yutmak; yok etmek"

ENGLUER : French Turkish

"ökse sürmek; yapışkanla tutturmak; tuzağa düşürmek"