Multilingual Turkish Dictionary French

ENQUÊTER : French Turkish

soruşturmak

ENQUÊTEUR : French Turkish

[le] [la] soruşturucu, araştırmacı, anketör

ENRACINER : French Turkish

"kökleştirmek; yerleştirmek; kökleşmek"

ENRAGEANT : French Turkish

çılgına çeviren, kudurtan

ENRAGER : French Turkish

"kudurmak, kuduz olmak; çılgına dönmek; çılgına çevirmek"

ENRAGÉ : French Turkish

"kuduz, kudurmuş; çılgın, öfkeli"

ENRAYER : French Turkish

durdurmak, önlemek, engellemek, önünü almak

ENREGISTREMENT : French Turkish

"[le] kayıt, sicil; kaydetme; sicil idaresi"

ENREGISTRER : French Turkish

"sicile geçirmek; kaydetmek; ses almak; hatırda tutmak"

ENREGISTREUR : French Turkish

[le] [la] sicil memuru

ENREGISTREUR DE VOL : French Turkish

kara kutu

ENRICHIR : French Turkish

"zenginleştirmek; değerini artırmak; süslemek "

ENRICHISSANT : French Turkish

zenginleştirici

ENRICHISSEMENT : French Turkish

"[le] zenginleştirme; zenginleşme"

ENROBER : French Turkish

üstünü kaplamak, örtmek

ENROUER : French Turkish

sesini kısmak, boğuklaştırmak

ENROULEMENT : French Turkish

"[le] sarma, dolama; sargı"

ENROULER : French Turkish

sarmak, dolamak

ENRUBANNER : French Turkish

kurdeleyle süslemek

ENRÉGIMENTER : French Turkish

"alaya almak; topluluğa yazmak"

ENRÔLEMENT : French Turkish

[le] askere alma

ENRÔLER : French Turkish

"askere almak; partiye almak "

ENSABLER : French Turkish

"kumla tıkamak; (gemi) kuma oturtmak "

ENSACHER : French Turkish

torbaya koymak

ENSANGLANTER : French Turkish

kana bulamak