Multilingual Turkish Dictionary French

ENSOMMEILLÉ : French Turkish

uykulu

ENSORCELER : French Turkish

"büyü yapmak; büyülemek"

ENSORCELEUR : French Turkish

[le] [la] büyücü

ENSORCELLEMENT : French Turkish

[le] büyü, büyüleme

ENSUITE : French Turkish

sonra, ondan sonra, daha sonra

ENTACHER : French Turkish

lekelemek, leke sürmek

ENTAILLE : French Turkish

[la] kertik, yarık

ENTAILLER : French Turkish

"kertmek; yarmak"

ENTAME : French Turkish

[la] kesilen ilk dilim

ENTAMER : French Turkish

"ilk parçayı kesmek; başlamak, ele almak; dokunmak, zarar vermek"

ENTARTRER : French Turkish

kireç bağlamak

ENTASSEMENT : French Turkish

"[le] yığma; yığın"

ENTASSER : French Turkish

"yığmak, yığın yapmak; biriktirmek; istif etmek "

ENTENDEMENT : French Turkish

"[le] anlayış; sağduyu"

ENTENDRE : French Turkish

"işitmek, duymak; dinlemek; anlamak; demek istemek; demek istemek "

ENTENDRE DUR : French Turkish

yanlış anlamak

ENTENDRE LA PLAISANTERIE : French Turkish

şaka kaldırmak

ENTENDRE MALICE À QCH : French Turkish

kötüye yormak

ENTENDRE RAILLERIE : French Turkish

şaka kaldırmak

ENTENDRE RAISON : French Turkish

söz anlamak

ENTENDRE À DEMI-MOT : French Turkish

lep demeden leblebiyi anlamak

ENTENDU : French Turkish

"kararlaşmış; anlayışlı; becerikli, ehil, zeki "

ENTENDU! : French Turkish

tamam!, anlaştık!

ENTENTE : French Turkish

"[la] yorum; anlayış; uyuşma, anlaşma "

ENTER : French Turkish

"çelik aşısı yapmak; dayandırmak, üzerine kurmak"