Multilingual Turkish Dictionary

French

French
ENTRAVER : French Turkish

köstek vurmak, engel olmak, ayak bağı olmak

ENTRAÎNANT : French Turkish

sürükleyici

ENTRAÎNEMENT : French Turkish

[le] alıştırma, idman, antrenman

ENTRAÎNER : French Turkish

"çekmek, götürmek, sürüklemek; kışkırtmak; alıştırmak, idman yaptırmak; gerektirmek "

ENTRAÎNEUR : French Turkish

[le] antrenör

ENTRE : French Turkish

"arasında, arasına;
de,
e "

ENTRE AUTRES : French Turkish

diğer şeyler arasında, bu arada

ENTRE CHIEN ET LOUP : French Turkish

gün batarken

ENTRE CHIENET LOUP : French Turkish

alacakaranlıkta

ENTRE DEUX VINS : French Turkish

çakırkeyif

ENTRE DEUX ÂGES : French Turkish

orta yaş

ENTRE NOUS : French Turkish

laf aramızda

ENTRE PARENTHÈSE : French Turkish

"ayraç içinde, parantez içinde; aklıma gelmişken, bu arada şunu da belirteyim ki "

ENTRE QUATRE MURS : French Turkish

dört duvar arasında

ENTRE TEMPS : French Turkish

u arada, o aralık

ENTRE-DEUX : French Turkish

[le] ara (dönem)

ENTRE-LIGNE : French Turkish

[la] satır arası, satır aralığı

ENTRE-TEMPS : French Turkish

u arada

ENTREBÂILLEMENT : French Turkish

[le] (kapı\\pencerede) aralık

ENTREBÂILLER : French Turkish

aralamak, biraz açmak

ENTRECHAT : French Turkish

[le] ayakları birbirine vurarak zıplama, sıçrama

ENTRECHOQUER : French Turkish

çarpmak, tokuşturmak

ENTRECOUPER : French Turkish

"ordan burdan kesmek; aralık vermek"

ENTRECROISER : French Turkish

çaprazlaştırmak, birbirine geçirmek

ENTRECÔTE : French Turkish

[la] pirzola, antrkot