Multilingual Turkish Dictionary French

FRÉMIR : French Turkish

titremek, ürpermek

FRÉMISSANT : French Turkish

titreyen, titrek

FRÉMISSEMENT : French Turkish

"[le] titreme, ürperme; hışırtı"

FRÉNÉSIE : French Turkish

"[la] öfkelenme, köpürme; çılgınlık"

FRÉNÉTIQUE : French Turkish

"çılgın, köpürmüş, hezeyanlı; tutkulu"

FRÉNÉTIQUEMENT : French Turkish

çılgınca

FRÉQUEMMENT : French Turkish

sık sık, ikide bir, ekseriya

FRÉQUENCE : French Turkish

[la] sık sık oluş, olağanlık, frekans

FRÉQUENT : French Turkish

sık sık olan

FRÉQUENTATION : French Turkish

[la] ahbaplık, düşüp kalkma

FRÉQUENTER : French Turkish

sık sık gitmek

FRÉROT : French Turkish

[le] küçük kardeş

FRÉTER : French Turkish

"gemi kiralamak; gemi yüklemek"

FRÉTILLER : French Turkish

kımıl kımıl oynamak, yerinde durmamak

FRÊLE : French Turkish

"kırılgan; zayıf, dayanıksız, güçsüz; geçici"

FRÊNE : French Turkish

[le] dişbudak

FRÔLEMENT : French Turkish

[le] hafif dokunma, sürtünme

FRÔLER : French Turkish

(geçerken) hafifçe dokunmak, sürtünmek

FUCHSIA : French Turkish

[le] küpeçiçeği

FUEL(-OIL) : French Turkish

[le] yağyakıt, mazot

FUGACE : French Turkish

uçucu, geçici

FUGACITÉ : French Turkish

[la] geçicilik, uçuculuk

FUGITIF : French Turkish

[le] [la] kaçak

FUGUE : French Turkish

"[la] füg; kaçamak; kaçış"

FUIR : French Turkish

"kaçmak; çabuk geçmek, akıtmak, sızdırmak"