Multilingual Turkish Dictionary French

GREFFE : French Turkish

[le] mahkeme kalemi

GREFFER : French Turkish

"(ağaç) aşılamak; organ nakletmek"

GREFFIER : French Turkish

"[le] zabıt kâtibi; mahkeme evrak memuru"

GRELOT : French Turkish

[le] çıngırak

GRELOTTER : French Turkish

soğuktan titremek

GRENADE : French Turkish

"[la] nar; el bombası"

GRENADE FUMIGÈNE : French Turkish

sis bombası

GRENADE LACRYMOGÈNE : French Turkish

göz yaşartıcı bomba

GRENADIER : French Turkish

"[le] nar ağacı; bombacı"

GRENADINE : French Turkish

"[la] dantel ipeği; nar şurubu"

GRENAILLE : French Turkish

"[la] tavuk yemi; maden kırıntısı "

GRENAILLE DE PLOMB : French Turkish

(fişek) saçma

GRENAT : French Turkish

koyu kırmızı, narçiçeği

GRENIER : French Turkish

"[le] tahıl ambarı; tavan arası, çatı arası; çatı katı"

GRENOUILLE : French Turkish

[le] kurbağa

GRENOUILLÈRE : French Turkish

[la] kurbağalı bataklık

GRENU : French Turkish

"çok taneli; kumlu, pütürlü"

GREVER : French Turkish

ağır yükümler altına sokmak

GRIBOUILLER : French Turkish

kargacık burgacık yazmak

GRIBOUILLIS : French Turkish

[le] kargacık burgacık yazı\\resim

GRIEF : French Turkish

[le] sızlanma, yakınma

GRIFFE : French Turkish

"[la] pençe; imza damgası, mühür "

GRIFFER : French Turkish

"pençe atmak, pençelemek; tırmalamak"

GRIFFON : French Turkish

"[le] akbaba; kartal başlı aslan; uzun tüylü bir av köpeği"

GRIFFONNAGE : French Turkish

[le] çiziktirme, karalama