Multilingual Turkish Dictionary

French

French
GRIFFONNER : French Turkish

çiziktirmek, karalamak

GRIFFURE : French Turkish

[la] pençe vuruşu, tırmık

GRIGNOTER : French Turkish

"kemirmek; azar azar bitirmek, tırtıklamak"

GRIL : French Turkish

[le] ızgara

GRILL-ROOM : French Turkish

[le] ızgara et lokantası

GRILLADE : French Turkish

[la] ızgara (et\\balık)

GRILLAGE : French Turkish

"[le] ızgara yapma; tel kafes, demir kafes"

GRILLAGER : French Turkish

tel\\demir kafes geçirmek

GRILLE : French Turkish

"[la] parmaklık; kafes; ocak ızgarası"

GRILLE-PAIN : French Turkish

[le] ekmek kızartma makinesi

GRILLER : French Turkish

"parmaklıkla kapamak; hapsetmek; ızgara yapmak; (ateşte) kızdırmak; kavurmak; yanmak, kavrulmak; yanıp tutuşmak"

GRILLON : French Turkish

[le] cırcırböceği

GRIMACE : French Turkish

"[la] yüz şaklabanlığı; yüz buruşturma, soğuk karşılayış; yapmacık; kırışık "

GRIMACER : French Turkish

"yüz buruşturmak, maymunluk etmek; surat asmak; buruşmak"

GRIMACIER : French Turkish

"surat asan, asık suratlı; yüz buruşturan; yapmacık davranışlı"

GRIMER : French Turkish

makyaj yapmak

GRIMOIRE : French Turkish

"[le] büyücü kitabı; anlaşılmaz söz; okunmaz yazı"

GRIMPANT : French Turkish

tırmanıcı

GRIMPER : French Turkish

tırmanmak

GRIMPEUR : French Turkish

[le] [la] tırmanıcı

GRINCEMENT : French Turkish

[le] gıcırdama, gıcırtı

GRINCER : French Turkish

"gıcırdamak; gıcırdatmak "

GRINCER DES DENTS : French Turkish

dişlerini gıcırdatmak

GRINCHEUX : French Turkish

"titiz; hırçın; mızmız"

GRINÇANT : French Turkish

gıcırdayan