Multilingual Turkish Dictionary Germany

VERENDEN : German Turkish

{fer-'endın} gebermek

VERENGEN : German Turkish

{fer-'engın} daraltmak

VERERBEN : German Turkish

{fer-'erbın} (miras olarak) bırakmak

VERERBUNG : German Turkish

{fer-'erbung} e kalıtım, soyaçekim

VEREWIGEN : German Turkish

{fer-'e:vigın} sonsuzlaştırmak

VERFAHREN : German Turkish

{fer'felşın} sahtesini yapmak

VERFAHREN (1) : German Turkish

" {fer'fenglih} şüpheli, kuşkulu; ayıp, ahlaka aykırı."

VERFALL : German Turkish

" {fer'fal} r yıkılma, çökme; yozlaşma; mühlet sonu."

VERFALLEN : German Turkish

" {fer'falın} yozlaşmak; süresi dolmak."

VERFASSEN : German Turkish

" {fer'fa:rın} davranmak, hareket etmek; de. yolunu şaşırmak."

VERFASSER : German Turkish

"
{fer'fa:rın} s yöntem, yordam; işlem."

VERFASSUNG : German Turkish

" en {fer'fasung} e durum, koşullar; ruh hali; anayasa."

VERFASSUNGSWIDRIG : German Turkish

{fer'fasungsvi:drih} anayasaya aykırı

VERFAULEN : German Turkish

{fer'faulın} çürümek

VERFEHLEN : German Turkish

" {fer'fe:lın} kaçırmak; isabet ettirememek."

VERFEINERN : German Turkish

{fer'faynırn} inceltmek, düzeltmek

VERFLIXT : German Turkish

{fer'flikst} lânetli

VERFLUCHEN : German Turkish

{fer'flu:hın} lânet etmek, belâ okumak

VERFLUCHT : German Turkish

" {fer'flu:ht} lânetli; allah belâsını versin!."

VERFLÜSSIGEN : German Turkish

{fer'flüsigın} sıvılaştırmak

VERFOLGEN : German Turkish

" {fer'folgın} izlemek, peşine düşmek; sürdürmek."

VERFOLGER : German Turkish

- {fer'folgır} r izleyen, takipçi

VERFOLGUNG : German Turkish

en {fer'folgung} e takip

VERFRÜHT : German Turkish

{fer'frü:t} vakitsiz, çok erken

VERFÄLSCHEN : German Turkish

{fer'fasın} kaleme almak, yazmak