Multilingual Turkish Dictionary Germany

VERGEWISSERN : German Turkish

{fergı'visırn} de. emin olmak, kanaat getirmek

VERGIESSEN : German Turkish

{fer'gi:sın} akıtmak, dökmek

VERGIFTEN : German Turkish

{fer'giftın} zehirlemek

VERGIFTUNG : German Turkish

en {fer'giftung} e zehirleme, zehirlenme

VERGISSMEINNICHT : German Turkish

e {fer'gismaynniht} s unutma beni (çiçeği)

VERGLEICH : German Turkish

" e {fer'glayh} r karşılaştırma; huk. barışma, uzlaşma."

VERGLEICHEN : German Turkish

{fer'glayhın} karşılaştırmak

VERGNÜGEN : German Turkish

{fer'gnü:gın} de. eğlenmek

VERGNÜGEN (1) : German Turkish

"
{fergnü:gın} s eğlence; zevk; sevinç, memnuniyet."

VERGNÜGT : German Turkish

{fer'gnü:kt} sevinçli, neşeli

VERGNÜGUNG : German Turkish

en {fergnügung} e eğlence, cümbüş

VERGOLDEN : German Turkish

{fergoldın} altın kaplamak, yaldızlamak

VERGRABEN : German Turkish

{fer'gra:bın} gömmek

VERGRIFFEN : German Turkish

{fergrifın} mevcudu kalmamış, satılıp bitmiş

VERGRÖSSERN : German Turkish

" {fer'grö:sırn} büyütmek, genişletmek; (foto) büyültmek."

VERGRÖSSERUNG : German Turkish

" en {fergrö:sırung} e büyütme, genişletme; büyültme, agrandisman."

VERGRÖSSERUNGSGLAS : German Turkish

er {fer'grö:sırungsgla:s} s büyüteç

VERGÄNGLICH : German Turkish

{fer'ga:zır} r karbüratör

VERGÖTTERN : German Turkish

{fergötırn} tanrılaştırmak

VERGÜTEN : German Turkish

{fer'gü:tın} ödemek

VERGÜTUNG : German Turkish

en {fer'gü:tung} e ödeme

VERHAFTEN : German Turkish

" se {ferheltnis} s oran; ilişki."

VERHAFTUNG : German Turkish

" {fer'heltnisme:sih} oranlı, nispi; nispeten."

VERHALTEN : German Turkish

{fer'haltın} s davranış, tutum

VERHALTEN (1) : German Turkish

" {fer'haltın} de. olmak; davranmak, hareket etmek."