Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
BERGKETTE : German Turkish

[die] dağ silsilesi¡

BERGKRISTALL : German Turkish

neceftaşı¡

BERGMANNR : German Turkish

[der] maden işçisi¡

BERGRUTSCH : German Turkish

[der] dağ kayması¡

BERGSCHUH : German Turkish

[der] dağ ayakkabısı¡

BERGSTEIGEN : German Turkish

[das] dağcılık¡

BERGSTEIGER : German Turkish

(in [die])[der] dağcı¡

BERGUNG : German Turkish

[die] kurtarma¡

BERGWACHTR : German Turkish

[die] dağ kurtarma ekibi¡

BERGWERK : German Turkish

[das] maden ocağı¡

BERICHT : German Turkish

" [der] rapor; haber¡"

BERICHT ERSTATTEN : German Turkish

apor düzenlemek

BERICHTEN : German Turkish

" bildirmek, haber vermek; anlatmak, nakletmek¡"

BERICHTERSTATTER : German Turkish

" [der] muhabir; raportör¡"

BERICHTERSTATTUNG : German Turkish

" [die] muhabirlik; raportörlük¡"

BERICHTIGEN : German Turkish

" düzeltmek, tashih etmek; tertip etmek, tanzim etmek; rektifiye etmek¡"

BERICHTIGUNG : German Turkish

[die] düzeltme, tashih¡

BERITTEN : German Turkish

atlı, ata binmiş¡

BERNHARDINER : German Turkish

[der] Sen Bernar köpeği¡

BERNSTEIN : German Turkish

[der] kehribar, samankapan¡

BERSTEN : German Turkish

patlamak, çatlamak, yarılmak¡

BERUF : German Turkish

[der] iş, meslek¡

BERUFEN : German Turkish

göreve getirmek, atamak

BERUFLICH : German Turkish

mesleki¡

BERUFSAUSBILDUNG : German Turkish

[die] mesleki eğitim¡