Multilingual Turkish Dictionary Germany

AUSRICHTEN : German Turkish

" doğrultmak, düzeltmek; hizaya getirmek; selam söylemek; düzenlemek, yapmak, tertip etmek; başarmak"

AUSROTTEN : German Turkish

kökünü kurutmak, imha etmek, mahvetmek "ausrücken yola çıkmak; avaraya almak; kaçmak, sıvışmak"

AUSRUF : German Turkish

" [der] haykırma, bağırma, çağırma, nida, nara; resmi ilan"

AUSRUFEN : German Turkish

" haykırmak, bağırmak; resmen ilan etmek"

AUSRUFEZEICHEN : German Turkish

ünlem işareti

AUSRUHEN : German Turkish

" dinlendirmek; dinlenmek"

AUSRUTSCHEN : German Turkish

koymak, ayağı kayıp düşmek

AUSRÄUMEN : German Turkish

" boşaltmak; gidermek, ortadan kaldırmak"

AUSRÜSTEN : German Turkish

" teçhiz etmek, donatmak; silahlandırmak"

AUSRÜSTUNG : German Turkish

" [die] teçhizat, malzeme; donatım"

AUSSAGE : German Turkish

" [die] ifade; rapor"

AUSSAGEN : German Turkish

" ifade etmek; tanıklık etmek, ifade vermek"

AUSSCHABUNG : German Turkish

[die] kürtaj

AUSSCHALTEN : German Turkish

" kapamak, kesmek, akımı kesmek; hariç tutmak, dahil etmemek; dikkate almamak;" "katmamak, ayırmak; (ışık, radyo) kapamak"

AUSSCHANK : German Turkish

" [der] içki satışı; içki satan yer, bar, meyhane, birahane"

AUSSÖHNEN : German Turkish

arıştırmak, uzlaştırmak

AUSSÖHNUNG : German Turkish

[die] barışma, uzlaşma

AUSTAUSCH : German Turkish

[der] değiş tokuş, takas, mübadele

AUSTAUSCHBAR : German Turkish

değiştirilebilir, takas edilebilir

AUSTAUSCHEN : German Turkish

değiş tokuş etmek, takas etmek, trampa etmek

AUSTEILEN : German Turkish

" dağıtmak, tevzi etmek; bölüştürmek, taksim etmek"

AUSTER : German Turkish

[die] istiridye

AUSTRAGEN : German Turkish

" dağıtmak; karara bağlamak; maç yapmak"

AUSTRALIER : German Turkish

(in [die])[der] Avustralyalı

AUSTRALISCH : German Turkish

Avustralya