Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
BEZEUGEN : German Turkish

" tanıklık etmek, şahadet etmek; belgelemek, tevsik etmek"

BEZICHTIGUNG : German Turkish

[die] suçlama

BEZIEHEN : German Turkish

" örtmek, kaplamak, üzerine geçirmek; çarşaf örtmek; taşınmak; (para) almak; abone olmak; bağlamak, ilişkili görmek"

BEZIEHUNG : German Turkish

" [die] ilişki, bağlantı, ilgi, alaka, irtibat; bağıntı, görelik, izafiyet; bakım"

BEZIEHUNGEN HABEN : German Turkish

ilişkisi olmak

BEZIEHUNGSWEISE : German Turkish

" veya, yahut; daha doğrusu"

BEZIRK : German Turkish

" [der] il, vilayet; ilçe, kaza; bucak, nahiye; çevre, muhit; bölge, mıntıka"

BEZUG : German Turkish

" [der] örtü, yüz, çarşaf; satın alınma; gelir, maaş, ücret; ilgi, ilişki"

BEZUG NEHMEN AUF : German Turkish

dayanmak, istinat etmek

BEZUGNAHME : German Turkish

[die] dayanma, istinat

BEZUGSPREIS : German Turkish

[der] abone bedeli

BEZUGSQUELLE : German Turkish

[die] tedarik mahalli

BEZWECKEN : German Turkish

amaçlamak

BEZWEIFELN : German Turkish

kuşkulanmak, şüphelenmek

BEZÜGLICH : German Turkish

" hakkında, üzerine, ait, ilişkin, dair; ilgi gösteren"

BEÄNGSTIGEND : German Turkish

korkutucu, endişe verici

BIBEL : German Turkish

[die] Tevrat ve İncil, Kutsal Kitap

BIBER : German Turkish

[der] kunduz

BIBLIOGRAPHIE : German Turkish

[die] bibliyografi, kaynakça

BIBLIOTHEK : German Turkish

[die] kütüphane, kitaplık

BIBLIOTHEKÄR : German Turkish

(in [die])[der] kütüphaneci

BIBLISCH : German Turkish

Tevrat ve İncille ilgili

BIEDER : German Turkish

namuslu, mert, temiz yürekli

BIEGBAR : German Turkish

ükülebilir, esnek

BIEGEN : German Turkish

ükmek, eğmek