Multilingual Turkish Dictionary Germany

DEPRESSION : German Turkish

[die] depresyon, çöküntü

DEPRESSIVE : German Turkish

karamsar, moralsiz, çökkün

DEPRIMIEREN : German Turkish

umutsuzluğa düşürmek, cesaretini kırmak

DER : German Turkish

" eril cinsi gösteren tanımlık; bu, şu, o; ki o"

DER DEINIGE : German Turkish

seninki

DER EURIGE : German Turkish

sizinki

DER FERNE OSTEN : German Turkish

Uzakdoğu

DER GEFAHR ENTRINNEN : German Turkish

tehlikeyi atlatmak

DER GESUNDE MENSCHENVERSTAND : German Turkish

sağduyu

DER GROßE BÄR : German Turkish

Büyükayı

DER IHRIGE : German Turkish

" onunki; onlarınki"

DER KLEINE BÄR : German Turkish

Küçükayı

DER KNOPF IST AB : German Turkish

düğme koptu

DER MEINIGE : German Turkish

enimki

DER MORGIGE TAG : German Turkish

yarın

DER REIHE NACH : German Turkish

sırasıyla, nöbetleşe

DER SEINIGE : German Turkish

onunki

DER UNSERIGE : German Turkish

izimki

DER VERLORENE SOHN : German Turkish

(Kutsal Kitapta) müsrif çocuk

DER/DIE/DAS NÄMLICHE : German Turkish

aynı

DERART : German Turkish

" o suretle; o kadar; öyle, böyle, şöyle"

DERARTIG : German Turkish

öyle, böyle, bunun gibi, bu tür

DERB : German Turkish

" dayanıklı, sağlam; kuvvetli, dinç; kaba, patavatsız"

DERBHEIT : German Turkish

" [die] dayanıklılık, sağlamlık; kuvvetlilik, dinçlik; kabalık, patavatsızlık"

DERGLEICHEN : German Turkish

öyle, bu gibi