Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
EINGESESSEN : German Turkish

öteden beri yerleşmiş olan

EINGESTEHEN : German Turkish

itiraf etmek, kabul etmek, ikrar etmek

EINGESTÄNDNIS : German Turkish

[das] itiraf, kabul, ikrar

EINGETRAGEN : German Turkish

tescilli, müseccel

EINGEWEIDE : German Turkish

" [das] bağırlar; bağırsaklar"

EINGEWEIHTE : German Turkish

sırdaş

EINGEWÖHNEN : German Turkish

alıştırmak

EINGIEßEN : German Turkish

içine dökmek, içine akıtmak

EINGLEISIG : German Turkish

tek hatlı

EINGLIEDERN : German Turkish

irleştirmek, katmak

EINGRABEN : German Turkish

" toprağa gömmek; kazmak, oymak, hakketmek"

EINGREIFEN : German Turkish

" karışmak, el atmak, müdahale etmek; (hakkına) tecavüz etmek; araya girmek; (çark dişleri) birbirine geçmek"

EINGRIFF : German Turkish

" [der] karışma, el atma, müdahale; tecavüz, sataşma; cerrahi müdahale, ameliyat"

EINHAKEN : German Turkish

" kopçalamak; çengellemek"

EINHALT GEBIETEN : German Turkish

durdurmak, önünü almak

EINHALTEN : German Turkish

" riayet etmek, uymak; durmak"

EINHEIMISCH : German Turkish

yerli

EINHEIMSEN : German Turkish

kazanmak, elde etmek

EINHEIT : German Turkish

" [die] birlik; beraberlik; eşitlik; birim"

EINHEITLICH : German Turkish

ir türden, türdeş, bağdaşık, mütecanis

EINHEITSPREIS : German Turkish

[der] tek fiyat

EINHEIZEN : German Turkish

soba/ateş yakmak, ortalığı ısıtmak

EINHELLIG : German Turkish

oybirliği ile

EINHOLEN : German Turkish

" (halat) çekmek, lava etmek; (bayrak, yelken) indirmek; arkasından yetişmek; kapamak, gidermek, telafi etmek; (emir, bilgi, nasihat) almak; alışveriş etmek"

EINHORN : German Turkish

[das] tek boynuzlu at biçiminde efsanevi yaratık