Multilingual Turkish Dictionary Germany

EMPFINDLICHKEIT : German Turkish

" [die] alınganlık, çıtkırıldımlık; duygululuk, içlilik"

EMPFINDSAM : German Turkish

duygulu, hassas

EMPFINDUNG : German Turkish

[die] duygu

EMPFINDUNGSLOS : German Turkish

duygusuz, hissiz

EMPFÄNGER : German Turkish

[der] alıcı

EMPFÄNGLICH : German Turkish

" yatkın; duyarlı"

EMPFÄNGNIS : German Turkish

[die] gebe kalma

EMPFÄNGNISVERHÜTUNG : German Turkish

[die] gebeliği önleme

EMPFÄNGNISVERHÜTUNGSMITTEL : German Turkish

[das] gebeliği önleyici araç

EMPOR : German Turkish

yukarıya

EMPORKOMMEN : German Turkish

" yükselmek, sivrilmek; zengin olmak"

EMPORKÖMMLING : German Turkish

[der] sonradan görme

EMPÖREN : German Turkish

kızdırmak, darıltmak

EMPÖREND : German Turkish

" ayıp, rezil; çirkin, iğrenç, menfur"

EMPÖRUNG : German Turkish

[die] dargınlık, öfke, hiddet

EMSIG : German Turkish

çalışkan, gayretli

EN GROS : German Turkish

toptan

EN MASSE : German Turkish

kütle halinde, bol miktarda

ENDBAHNHOF : German Turkish

[der] son durak, son istasyon

ENDE : German Turkish

" [das] son; uç; ecel, ölüm; çıma, palamar"

ENDEN : German Turkish

" bitmek, sona ermek; sonuçlanmak, neticelenmek; ölmek"

ENDERGEBNIS : German Turkish

[das] kesin sonuç

ENDGÜLTIG : German Turkish

kesin, kati, nihai

ENDIVIE : German Turkish

[die] hindiba

ENDKAMPF : German Turkish

[der] final