Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
ENTEIGNEN : German Turkish

kamulaştırmak, istimlak etmek

ENTEIGNUNG : German Turkish

[die] kamulaştırma, istimlak

ENTEISEN : German Turkish

uzlarını temizlemek

ENTERBEN : German Turkish

mirastan mahrum etmek

ENTFACHEN : German Turkish

" alevlendirmek, tutuşturmak; uyandırmak, tahrik etmek"

ENTFALLEN : German Turkish

" elinden düşmek; unutmak, aklından çıkmak; hissesine düşmek, payına isabet etmek"

ENTFALTEN : German Turkish

" (dürülü şeyi) açmak, yaymak; (yetenek) geliştirmek"

ENTFALTUNG : German Turkish

" [die] açma, açılma; gelişme"

ENTFERNEN : German Turkish

" uzaklaştırma; gidermek, çıkarmak; ortadan kaldırmak"

ENTFERNT : German Turkish

uzak, ırak

ENTFERNTER VERWANDTER : German Turkish

uzaktan hısım

ENTFERNUNG : German Turkish

" [die] uzaklık, mesafe, ara; uzaklaştırma, çıkarma; uzaklaşma, ayrılıp gitme"

ENTFERNUNGSMESSER : German Turkish

[der] telemetre

ENTFESSELN : German Turkish

sebep olmak, husule getirmek, çıkarmak

ENTFETTEN : German Turkish

yağını almak

ENTFREMDEN : German Turkish

" yabancılaştırmak; birbirinden soğutmak"

ENTFREMDUNG : German Turkish

" [die] yabancılaştırma; soğukluk"

ENTFROSTEN : German Turkish

uzlarını çözmek

ENTFROSTER : German Turkish

[der] defroster

ENTFÄRBEN : German Turkish

engini çıkarmak

ENTFÜHREN : German Turkish

(adam) kaçırmak, dağa kaldırmak

ENTFÜHRER : German Turkish

[der] (adam) kaçıran kişi

ENTFÜHRUNG : German Turkish

[die] (adam) kaçırma

ENTGEGEN : German Turkish

" karşı, aykırı, zıt, aksine; doğru, yönünde"

ENTGEGEN DEM UHRZEIGERSINN : German Turkish

saat yelkovanının aksi yönünde