Multilingual Turkish Dictionary Germany

STUNDENPLAN : German Turkish

[der] ders programı

STUNDENWEISE : German Turkish

saat hesabıyla, saat başı

STUPS : German Turkish

[der] hafifçe itme

STUPSNASE : German Turkish

[die] kalkık burun

STUR : German Turkish

inatçı, laf anlamaz, bildiğini okuyan

STURM : German Turkish

" [der] fırtına; kasırga; saldırı, baskın"

STURMWARNUNG : German Turkish

[die] fırtına uyarısı

STURMWIND : German Turkish

[der] fırtına, kasırga, bora

STURZ : German Turkish

" [der] düşüş, yıkılış, devrilme; boyunduruk"

STURZFLUG : German Turkish

[der] pike, baş aşağı dalış

STURZHELM : German Turkish

[der] koruyucu başlık, kask

STUTE : German Turkish

[die] kısrak

STUTZEN : German Turkish

" budamak; kısaltmak, kırpmak, birdenbire durmak, duraklamak; içine kurt düşmek, gönlü bulanmak"

STUTZIG : German Turkish

" şaşkın, afallamış; kuşkucu, güvensiz"

STÄDTCHEN : German Turkish

[das] küçük şehir, kasaba

STÄDTEBAU : German Turkish

[der] şehircilik, şehir planlaması

STÄDTER : German Turkish

(in [die])[der] kentli, şehirli

STÄDTISCH : German Turkish

" kentsel, şehirle ilgili; belediye ile ilgili"

STÄMMIG : German Turkish

" bodur, tıknaz; iri yapılı"

STÄMMIGKEIT : German Turkish

" [die] bodurluk, tıknazlık; iri yapılılık"

STÄNDCHEN : German Turkish

[das] serenat

STÄNDER : German Turkish

[der] ayaklık, sehpa

STÄNDIG : German Turkish

sürekli, aralıksız, devamlı, daimi

STÄRKE : German Turkish

" [die] güç, kuvvet; kalınlık; şişman; gürlük; sertlik; şiddet, keskinlik; nişasta"

STÄRKEN : German Turkish

" güçlendirmek, kuvvetlendirmek; kolalamak"