Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
HANDEL TREIBEN : German Turkish

ticaret yapmak, alıp satmak

HANDELN : German Turkish

" ticaret yapmak, tivaretle uğraşmak, alıp satmak; davranışta bulunmak; harekete geçmek"

HANDELN VON : German Turkish

ile ilgili olmak, hakkında olmak

HANDELSABKOMMEN : German Turkish

[das] ticaret anlaşması

HANDELSBEZIEHUNGEN : German Turkish

ticari ilişkiler

HANDELSBILANZ : German Turkish

[die] ticaret bilançosu

HANDELSKAMMER : German Turkish

[die] ticaret odası

HANDELSMARINE : German Turkish

[die] ticaret filosu

HANDELSRECHT : German Turkish

[das] ticaret hukuku

HANDELSSCHULE : German Turkish

[die] ticaret okulu

HANDELSVERTRAG : German Turkish

[der] ticaret anlaşması

HANDELSVERTRETER : German Turkish

[der] acente, temsilci

HANDFEGER : German Turkish

[der] el fırçası

HANDFEST : German Turkish

güçlü, sağlam

HANDFLÄCHE : German Turkish

[die] avuç

HANDGEARBEITET : German Turkish

el işi, elde yapılmış

HANDGELENK : German Turkish

[das] el bileği

HANDGELENKTASCHE : German Turkish

[die] erkek el çantası

HANDGEMACHT : German Turkish

elle yapılmış

HANDGEMENGE : German Turkish

[das] boğuşma, dövüşme, dalaş

HANDGEPÄCK : German Turkish

[das] el eşyası

HANDGESCHRIEBEN : German Turkish

elle yazılmış

HANDGRANATE : German Turkish

[die] el bombası

HANDGREIFLICH : German Turkish

" elle tutulabilir, somut; açık, aşikâr"

HANDGREIFLICH WERDEN : German Turkish

dövüşe başlamak