Germany
Germany
ÖDE : German Turkish
" [die] ıssız yer; sıkıcılık"
ÖFFENTLICHKEIT : German Turkish
" [die] halk, ahali, kamu; aleniyet"
ÖFFNER : German Turkish
[der] açacak
ÖFFNUNG : German Turkish
" [die] açma; açıklık, boşluk, delik, gedik, aralık"
ÖFFNUNGSZEITEN : German Turkish
açık olduğu saatler
ÖHR : German Turkish
[das] iğne deliği
ÖL : German Turkish
" [das] yağ, sıvı yağ; akaryakıt"
ÖLBAUM : German Turkish
[der] zeytin ağacı
ÖLFARBE : German Turkish
[die] yağlıboya
ÖLFELD : German Turkish
[das] petrol sahası, petrol alanı
ÖLFILTER : German Turkish
[der] yağ filtresi
ÖLHEIZUNG : German Turkish
[die] mazotlu kalorifer
ÖLMEßSTAB : German Turkish
[der] yağ çubuğu
ÖLPEST : German Turkish
[die] petrol kirliliği
ÖLSARDINE : German Turkish
[die] zeytinyağlı sardalye konservesi
ÖLSCHEICH : German Turkish
[der] petrol şeyhi
ÖLSTANDANZEIGER : German Turkish
[der] yağ göstergesi
ÖLUNG : German Turkish
[die] yağlama
ÖLWECHSEL : German Turkish
[der] yağ değiştirme
ÖLZEUG : German Turkish
[das] muşamba yağmurluk
ÖRTLICHKEIT : German Turkish
[die] yer, yöre, mevki, mahal
ÖSE : German Turkish
[der] Doğu Bloku
ÜBEL : German Turkish
" [das] kötülük, fenalık; rahatsızlık, hastalık"
ÜBELKEIT : German Turkish
[die] bulantı, mide bulantısı
ÜBELSTAND : German Turkish
[der] uygunsuzluk, kötü durum
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani