Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
VERGNÜGUNGSPARK : German Turkish

[der] lunapark

VERGNÜGUNGSSÜCHTIG : German Turkish

eğlenceye düşkün

VERGOLDEN : German Turkish

yaldızlamak

VERGRABEN : German Turkish

toprağa gömmek

VERGRIFFEN : German Turkish

(kitap/mal) tükenmiş, mevcudu kalmamış

VERGRÖßERN : German Turkish

" büyütmek, genişletmek; (fotoğraf) büyültmek, agrandisman yapmak"

VERGRÖßERUNG : German Turkish

" [die] büyütme, genişletme; büyültme, agrandisman"

VERGRÖßERUNGSGLAS : German Turkish

[das] büyüteç

VERGÄNGLICH : German Turkish

geçici, fani

VERGÄNGLICHKEIT : German Turkish

[die] geçicilik, fanilik

VERGÖNNEN : German Turkish

izin vermek, müsaade etmek

VERGÖTTERN : German Turkish

taparcasına sevmek

VERGÜNSTIGUNG : German Turkish

" [die] ayrıcalık, imtiyaz; ıskonto, tenzilat"

VERGÜTEN : German Turkish

" (zararını) karşılamak, tazmin etmek; (çeliğe) su vermek"

VERGÜTUNG : German Turkish

[die] zararını karşılama, tazminat

VERHAFTEN : German Turkish

tutuklamak, tevkif etmek

VERHAFTETE : German Turkish

tutuklu

VERHAFTUNG : German Turkish

[die] tutuklama, tevkif

VERHAFTUNGSBEFEHL : German Turkish

[der] tutuklama emri, tevkif emri

VERHALLEN : German Turkish

yavaş yavaş azalmak, giderek kaybolmak

VERHALTEN : German Turkish

" [das] tutma, zapt; davranış, hareket"

VERHALTEN : German Turkish

" tutmak, zapt etmek; belli etmemek"

VERHALTENSFORSCHUNG : German Turkish

[die] davranış bilimi

VERHALTENSMAßREGEL : German Turkish

[die] davranış kuralı

VERHANDELN : German Turkish

" görüşmek; tartışmak; (davaya) bakmak"