Germany
Germany
ZEILENABSTAND : German Turkish
[der] satır aralığı
ZEIT : German Turkish
" [die] zaman, vakit; saat; süre, müddet; çağ, devir; mühlet, mehil"
ZEIT HABEN : German Turkish
zamanı olmak, vakti olmak
ZEITALTER : German Turkish
[das] çağ, devir
ZEITGEMÄß : German Turkish
" zamana uygun; çağcıl, modern"
ZEITGENOSSE : German Turkish
[der] çağdaş
ZEITIG : German Turkish
erken
ZEITLEBENS : German Turkish
ömür boyu, ömrü boyunca
ZEITLICH : German Turkish
" zamanla ilgili; geçici, fani"
ZEITLUPE : German Turkish
[die] (film) yavaş çekim, ağır çekim
ZEITRAFFER : German Turkish
[der] hızlandırılmış devinim, yavaş gelişen bir olayı hızlı gösterme
ZEITRAUBEND : German Turkish
zaman alan, çok zaman isteyen
ZEITRAUM : German Turkish
[der] süre, müddet
ZEITRECHNUNG : German Turkish
[die] takvim
ZEITSCHRIFT : German Turkish
[die] dergi, magazin
ZEITUNG : German Turkish
[die] gazete
ZEITVERSCHWENDUNG : German Turkish
[die] zaman kaybı, vakti boşa harcama
ZEITVERTREIB : German Turkish
[der] vakit geçirme, oyalanma
ZEITWEILIG : German Turkish
ir zaman için, geçici
ZEITWEISE : German Turkish
" bir süre; bazen, ara sıra"
ZEITWORT : German Turkish
[das] eylem, fiil
ZEITZEICHEN : German Turkish
[das] (radyo) gonk, saat işareti
ZEITZÜNDER : German Turkish
[der] saniyeli tapa
ZELLE : German Turkish
" [die] hücre, göze; hücre, küçük oda; (telefon vb.) kulübe; bal peteği, gümeç"
ZELLKERN : German Turkish
[der] çekirdek, nukleus
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani