Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KLİNİK : Turkish Turkish

vücut muayenesinde görülen (hastalık belirtisi)

KLİNİK VAKA : Turkish Turkish

tıbbi tedavi gerektiren hasta

KLİNİK VAKA : Turkish Turkish

sürekli davranış bozukluğu gösteren kimse

KLİNKER : Turkish Turkish

çimento yapımında döner fırından ezilmeden çıkan pişirilmiş ana ürün

KLİNOMETRE : Turkish Turkish

eğimölçer

KLİP : Turkish Turkish

çoğunlukla televizyonda gösterilmek üzere oluşturulan bir müzik parçasını görüntü eşliğinde veren kısa film

KLİPS : Turkish Turkish

küpe, iğne vb. takıları tutturmaya yarayan yaylı düzenek

KLİRİNG : Turkish Turkish

dış ticarette, iki ülke arasında yapılan alışverişin karşılıklı olarak malla ödenmesi, °takas

KLİŞE : Turkish Turkish

askıda kutlanılmak amacıyla, üzerine kabartma resim, şekil, yazı gibi kompozisyon çıkarılmış metal levha

KLİŞE : Turkish Turkish

asmakalıp (söz, görüş vb.)

KLİŞECİ : Turkish Turkish

klişe yapan kimse

KLİŞECİLİK : Turkish Turkish

klişe yapma işlemi ya da sanatı

KLİŞEHANE : Turkish Turkish

klişe yapılan yer

KLİŞELEŞME : Turkish Turkish

klişeleşmek eylemi

KLİŞELEŞMEK : Turkish Turkish

klişe, kalıp durumuna gelmek, kalıplaşmak

KLİTORİS : Turkish Turkish

ızır

KLOR : Turkish Turkish

halojenlerden, atom numarası 17, atom ağırlığı 35,5 olan, normal sıcaklıkta gaz durumunda bulunan bir element, simgesi cl

KLORAT : Turkish Turkish

hidroklorik asitten türeyen toz

KLORAT : Turkish Turkish

klorat asidi

KLORATLI : Turkish Turkish

klorat içeren (madde)

KLORHİDRAT : Turkish Turkish

azotlu organik bir baz ile hidroklorik asitten türeyen tuz

KLORHİDRİK : Turkish Turkish

klorla hidrojen bileşiği olan "klorhidrik asit" teriminde geçer (hcl)

KLORİK : Turkish Turkish

klordan türemiş oksijenli asit olan "klorik asit" teriminde geçer

KLORLAMA : Turkish Turkish

klorlamak eylemi, klor katma

KLORLAMAK : Turkish Turkish

mikroplardan arındırmak amacıyla suya düşük oranda klor katmak