Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
KLORLAMAK : Turkish Turkish

özellikle yünlü kumaşlara, ipliklere parlaklık vermek için klor gazına tutmak

KLORLAMAK : Turkish Turkish

(savaşta) ınsanlara, hayvanlara ve bitkilere zararlı olması, öldürmesi için klor püskürtmek

KLORLANMA : Turkish Turkish

klorlanmak eylemi

KLORLANMAK : Turkish Turkish

klorlamak eylemi yapılmak

KLORLATMAK : Turkish Turkish

klorlamak eylemini yaptırmak

KLORLU : Turkish Turkish

ileşiminde klor bulunan

KLOROFİL : Turkish Turkish

güneş ışığını soğurarak bitkilerde karbon özümlemesini sağlayan ve bitkilere yeşil rengini veren madde

KLOROFORM : Turkish Turkish

enksiz, hoş kokulu, daha çok anestezide kullanılan, yatıştırıcı ve uyuşturucu bir bileşik

KLORÖLÇER : Turkish Turkish

ir sıvının içinde erimiş bulunan klor miktarını ölçmeye yarayan aygıt, °klorometri

KLORÖLÇÜM : Turkish Turkish

ir sıvının içinde erimiş bulunan klor düzeyini ölçme

KLOROMETRİ : Turkish Turkish

klorölçer

KLOROPLAST, -TI : Turkish Turkish

yeşil bitkilerde, gözelerin içinde bulunan, klorofil moleküllerinden oluşan, karmaşık yapılı kromoplast

KLOROZ : Turkish Turkish

kanda alyuvar sayısının azalmasından ileri gelen, genellikle genç kızlarda görülen kansızlık

KLOROZ : Turkish Turkish

yaprakların sarımtırak bir renk aldığı bitki hastalığı

KLORÜR : Turkish Turkish

klorun, oksijen ve flüor dışındaki element ya da bileşiklerle yaptığı bileşik

KLORÜRLENDİRMEK : Turkish Turkish

klorla birleştirmek, klorüre dönüştürmek

KLORÜRLEŞTİRME : Turkish Turkish

ir organik molekülde, hidroksil oh grubu yerine klorür cl getirme işlemi

KLOŞ : Turkish Turkish

alt tarafı çan biçiminde genişleyen (etek biçimi)

KLÜZ : Turkish Turkish

kısık

KOALA : Turkish Turkish

keseli ayı

KOALAGİLLER : Turkish Turkish

yalnızca koalayı içeren memeliler familyası

KOALİSYON : Turkish Turkish

çeşitli güçlerin biraraya gelmesiyle oluşturulan birlik, ortakyönetim

KOALİSYON HÜKÜMETİ : Turkish Turkish

irçok siyasal parti ya da grubun ortaklaşa kurduğu hükümet ve yönetim biçimi, ortakyönetim hükümeti

KOAPTÖR : Turkish Turkish

süyek, °cebire

KOBALT BOMBASI : Turkish Turkish

kobalttan ya da dolaysız olarak radyoaktiflenebilen bir madenden yapılan, hekimlikte kanser sağaltımında kullanılan bomba