Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MİNÖR : Turkish Turkish

küçük önerme

MİNTAN : Turkish Turkish

yakasız, uzun kollu erkek gömleği

MİNTAN : Turkish Turkish

gömlek üzerine giyilen kollu yelek

MİNTANLIK : Turkish Turkish

mintan yapmaya elverişli olan (kumaş)

MINTIKA : Turkish Turkish

ölge

MİNÜSKÜL : Turkish Turkish

küçük (harf)

MİNVAL, -Lİ : Turkish Turkish

içim, yol, °tarz

MİNYATÜR : Turkish Turkish

çoğunlukla eski yazma kitaplarda görülen, ışık, gölge ve oylum duygusu yansıtılmayan küçük, renkli resim sanatı

MİNYATÜR : Turkish Turkish

u biçimde yapılmış küçük resim

MİNYATÜR : Turkish Turkish

ir şeyin küçük ölçekte kopyası ya da benzeri

MİNYATÜRCÜ : Turkish Turkish

minyatür yapan sanatçı

MİNYATÜRCÜLÜK : Turkish Turkish

minyatür yapma sanatı

MİNYATÜRLEŞTİRME : Turkish Turkish

minyatürleştirmek eylemi

MİNYATÜRLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

genellikle bir bitkiyi, hayvanı özelliğini yitirmeden küçük boyutla tutmak

MİNYON : Turkish Turkish

ınce, küçük, sevimli, zarif

MİR : Turkish Turkish

aş, kumandan, °amir

MIR MIR : Turkish Turkish

mırıldanmak eylemi ile kullanılan bir söz: mır mır mırıldanıyor

MİRA : Turkish Turkish

arazi üzerinde seçilmiş bir işaret noktasının düşeyini (çekül doğrultusunu) gösteren, yön belirtmek için uzaktan gözlenen, geometrik biçimli tahta lata

MİRAÇ : Turkish Turkish

göğe çıkma

MİRAÇ GECESİ : Turkish Turkish

ecep ayının yirmi yedinci gecesine rastlayan hz. muhammet'in göğe çıktığı gece

MİRALAY : Turkish Turkish

albay

MİRALAYLIK : Turkish Turkish

miralay olma durumu ya da aşaması

MİRAS : Turkish Turkish

kalıt

MİRAS : Turkish Turkish

kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik: saç dökülmesi, şişmanlık bize babamdan miras