Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MÜHÜRLETMEK : Turkish Turkish

mühürlemek eylemini yaptırmak

MÜHÜRLÜ : Turkish Turkish

mühür basılmış

MÜHÜRLÜ : Turkish Turkish

mühürle kapatılmış

MÜHÜRSÜZ : Turkish Turkish

mührü olmayan

MÜHÜRSÜZ : Turkish Turkish

mühür basılmamış olan

MUHZIR : Turkish Turkish

ılgililerin mahkemede bulunmalarını sağlayan görevli

MUİN : Turkish Turkish

yardım eden, yardımcı

MUİNLİ : Turkish Turkish

askere alındığında ailesine bakacak kimsesi olan

MUİNSİZ : Turkish Turkish

askere alındığında ailesine bakacak kimsesi olmayan

MUİT : Turkish Turkish

okullarda çocukları çalıştırmakla görevli kimse, öğretmen yardımcısı

MÜJDE : Turkish Turkish

sevindirici haber, muştu

MÜJDE : Turkish Turkish

muştuluk

MÜJDE : Turkish Turkish

sevindirici haber verileceği zaman söylenir

MÜJDE KOŞTURMAK : Turkish Turkish

ir muştuyu bir kimseye ivedilikle ulaştırmak

MÜJDE VERMEK ( YA DA GÖTÜRMEK) : Turkish Turkish

ir kimseye sevindirici, mutlu bir haberi ulaştırmak

MÜJDECİ : Turkish Turkish

muştucu

MÜJDECİ : Turkish Turkish

ir sanat ya da düşünce akımına öncülük eden, öncü

MÜJDELEME : Turkish Turkish

muştulama

MÜJDELEMEK : Turkish Turkish

muştulamak

MÜJDELENME : Turkish Turkish

muştulanma

MÜJDELENMEK : Turkish Turkish

muştulanmak

MÜJDELİ : Turkish Turkish

muştulu

MÜJDELİK : Turkish Turkish

muştuluk

MUJİK : Turkish Turkish

us köylüsü

MUKABELE : Turkish Turkish

karşılık verme, karşılama, karşılık