Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MÜLAYİM : Turkish Turkish

pekliği olmayan

MÜLAYİMLİK : Turkish Turkish

mülayim olma durumu

MÜLAZIM : Turkish Turkish

ir işe girmek için bir süre parasız olarak o işe devam eden

MÜLAZIM : Turkish Turkish

teğmen

MÜLEMMA, -I : Turkish Turkish

alaca renkli, renk renk

MÜLEMMA, -I : Turkish Turkish

dizelerinden her biri başka dille yazılmış koşuk

MÜLEMMA, -I : Turkish Turkish

ulaşmış, sıvanmış

MÜLEVVES : Turkish Turkish

kirli, pis

MÜLEVVES : Turkish Turkish

karışık, düzensiz

MÜLEYYİN : Turkish Turkish

yumuşaklık veren, yumuşatıcı

MÜLEYYİN : Turkish Turkish

ağırsakları boşaltan, dışkının dışarı çıkmasını kolaylaştıran ilaç

MÜLGA : Turkish Turkish

varlığı kaldırılan, kapatılan

MÜLHAK, -KI : Turkish Turkish

ir bütüne sonradan katılmış olan, eklenmiş

MÜLHAK, -KI : Turkish Turkish

ir asker karargâhında subay yardımcısı

MÜLHAKAT, -TI : Turkish Turkish

ir bütüne katılanlar, ekler

MÜLHAKAT, -TI : Turkish Turkish

ir merkeze bağlı olan yerler

MÜLHEM : Turkish Turkish

ıçe doğmuş, birinin içine doğmuş, esinlenmiş

MÜLHEM OLMAK : Turkish Turkish

esinlenmek

MÜLHİT : Turkish Turkish

tanrısız

MÜLHİT : Turkish Turkish

doğru yoldan çıkmış

MÜLK, -KÜ : Turkish Turkish

ev, dükkân, arazi gibi taşınmaz mal

MÜLK, -KÜ : Turkish Turkish

devletin egemenliği altında bulunan toprakların tümü, ülke

MÜLKİ : Turkish Turkish

ir ülkeyle ilgili olan

MÜLKİ : Turkish Turkish

ülke yönetimine ilişkin

MÜLKİ : Turkish Turkish

asker sınıfı dışında kalan