Turkish
NAKZETMEK : Turkish Turkish
ozmak
NAKZETMEK : Turkish Turkish
yargıtay, bir mahkemenin yargısını yerinde ya da yolunda bulmayarak geri çevirmek
NAL : Turkish Turkish
at, öküz gibi hizmet hayvanlarının tırnaklarına çakılan demir pasçası
NAL ÇAKMAK : Turkish Turkish
nallamak
NAL DEYİP MIH DEMEMEK : Turkish Turkish
ir düşüncede direnmek
NAL TOPLAMAK : Turkish Turkish
(at) yarışta sonuncu olmak
NAL TOPLAMAK : Turkish Turkish
ir işte geri kalmak
NALBANT : Turkish Turkish
hayvanları nallayan kimse
NALBANTLIK : Turkish Turkish
nalbant olma durumu
NALBANTLIK : Turkish Turkish
nalbandın işi
NALBUR : Turkish Turkish
at nalı yapan demirci
NALBUR : Turkish Turkish
çivi, kilit, menteşe gibi yapı işlerinde kullanılan şeyleri satan kimse, °hırdavatçı
NALBURLUK : Turkish Turkish
nalbur olma durumu, °hırdavatçılık
NALÇA : Turkish Turkish
ayakkabıların altına çakılan demir
NALÇA : Turkish Turkish
katır, eşek, sığır gibi hayvanların tırnakları altına çakılan demir parçası
NALÇALI : Turkish Turkish
nalçası olan, nalça çakılmış olan
NALDÖKEN : Turkish Turkish
taşlı, çakıllı (yol)
NALIN : Turkish Turkish
hamam gibi tabanı ıslak olan yerlerde kullanılan, üstü tasmalı, tabanı yüksek, ağaçtan bir çeşit takunya
NALINCI : Turkish Turkish
nalın yapan ya da satan kimse, takunyacı
NALINCI KESERİ : Turkish Turkish
hep kendi çıkarına çalışan
NALINCI KESERİ GİBİ KENDİNE YONTMAK : Turkish Turkish
yaptığı işlerde hep kendi çıkarını düşünmek
NALINLI : Turkish Turkish
ayağında nalın olan, takunyalı
NALLAMA : Turkish Turkish
nallamak eylemi
NALLAMAK : Turkish Turkish
(hayvanın ayağına) nal çakmak
NALLAMAK : Turkish Turkish
öldürmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani