Turkish
NARKOTİK : Turkish Turkish
uyuşturucu
NARKOTİZM : Turkish Turkish
uzun süre ve çok miktarda uyuşturucu madde kullanmaktan doğan bozuklukların tümü
NARKOZ : Turkish Turkish
ılaçla yapay olarak sağlanan ve vücutta bir ya da birkaç görevin azalmasına yol açan uyku durumu
NARKOZ VERMEK : Turkish Turkish
ilaç vererek hastayı bilinçsiz ve ağrı duymaz duruma getirmek
NARKOZCU : Turkish Turkish
ameliyat sırasında hastaya narkoz veren uzman
NARPIZ : Turkish Turkish
yabannanesi
NARSİSİST : Turkish Turkish
özsever
NARSİSİZM : Turkish Turkish
özseverlik
NAS, -SSI : Turkish Turkish
açıklık, açık ve kesin yargı
NAS, -SSI : Turkish Turkish
ınak, °dogma
NASBETMEK : Turkish Turkish
atamak
NAŞİ : Turkish Turkish
ötürü, dolayı
NASİHAT ETMEK (VERMEK YA DA NASİHATTE BULUNMAK) : Turkish Turkish
öğüt vermek
NASİHAT YOLLU : Turkish Turkish
öğüte benzer bir biçimde
NASİHAT, -Tİ : Turkish Turkish
öğüt
NASİHATÇİ : Turkish Turkish
öğüt veren (kimse), öğütçü
NASIL : Turkish Turkish
(bir kimse, bir olay ya da bir konu için) ne gibi, ne türlü
NASIL : Turkish Turkish
ir eylemin ne biçimde, hangi, yolla olduğunu belirtmek için kullanılır
NASIL : Turkish Turkish
ir eylemin yapılış biçimine duyulan şaşkınlığı belirtir
NASIL : Turkish Turkish
"olanak var mı?" anlamında
NASIL : Turkish Turkish
ne kadar çok
NASIL : Turkish Turkish
elbette, kesinlikle
NASIL : Turkish Turkish
en sana dememiş miydim, gördün mü?
NASIL : Turkish Turkish
eylemin zorunlu olduğunu belirtir
NASIL : Turkish Turkish
"ne dediniz?" ya da "iyi mi, beğendiniz mi?" anlamında
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani