Turkish
OLGUCU : Turkish Turkish
olguculukla ilgili olan, °pozitivist
OLGUCU : Turkish Turkish
olguculuk yanlısı olan (kimse)
OLGUCULUK : Turkish Turkish
araştırmalarını olgulara, deneylere, gerçeklere dayayan, fizikötesi açıklamaları kuramsal olarak olanaksız ve yararsız gören auguste comte'un açtığı felsefe çığırı, °pozitivizm
OLGUN : Turkish Turkish
(meyveler için) yenecek duruma gelmiş
OLGUN : Turkish Turkish
(ınsanlar için) bilgi, görgü ve höşgörüsü gelişmiş, °kâmil
ÖLGÜN : Turkish Turkish
diriliği, canlılığı, tazeliği kalmamış; pörsümüş, solmuş
ÖLGÜN : Turkish Turkish
gücü azalmış, zayıflamış
OLGUN ODUN : Turkish Turkish
ağaç gövdesinin öz odun ile dış odun arasında oluşan, ağaç işleri gereci olarak en üstün niteliği taşıyan bölümü
OLGUNLAŞMA : Turkish Turkish
olgunlaşmak eylemi
OLGUNLAŞMAK : Turkish Turkish
(meyveler için) olgun duruma gelmek
OLGUNLAŞMAK : Turkish Turkish
(ınsanlar için) bilgi, görgü ve hoşgörüsü gelişmiş olmak
OLGUNLAŞTIRMA : Turkish Turkish
olgunlaştırmak eylemi
OLGUNLAŞTIRMAK : Turkish Turkish
olgun duruma getirmek
OLGUNLUK : Turkish Turkish
(meyveler için) olgun, yenilebilir olma durumu
OLGUNLUK : Turkish Turkish
(ınsanlar için) bilgi, görgü ve hoşgörü bakımından gelişmiş olma durumu, yetkinlik, °kemal
ÖLGÜNLÜK : Turkish Turkish
ölgün olma durumu
OLGUNLUK ÇAĞI ( YA DA YAŞI) : Turkish Turkish
insan yaşamında bedensel ve ruhsal yeteneklerin en yetkin olduğu dönem
OLGUNLUK SINAVI : Turkish Turkish
lise bitirme sınavından sonra yükseköğrenim yeterliğini anlamak için kimi derslerden yapılan sınav, bakalorya
OLİGARŞİ : Turkish Turkish
( oligos az, arkhein buyurmak) siyasal erkin birkaç kişilik bir kümenin elinde bulunduğu yönetim, aristokrasinin daralmış biçimi, takımerki
OLİGOKLAZ : Turkish Turkish
illur kütlelerde serpme durumunda bulunan, beyazımtırak bir tür feldispat
OLİGOSEN : Turkish Turkish
iii. çağın miyosen ile eosen arasındaki dönemi
OLİJİST, -Tİ : Turkish Turkish
kızıl renkli, kayaçlarda rastlanan doğal demir oksidi
OLİMPİYAT, -TI : Turkish Turkish
her dört yılda bir, başka ülkede yapılan, yalnızca amatörlerin katıldığı uluslararası spor yarışmaları
OLİMPİYAT, -TI : Turkish Turkish
çeşitli spor dallarında düzenlenen yarışma
OLİVİN : Turkish Turkish
sarımsı yeşil renkli, cam parıltılı, magnezyum ve demirli silikat. değerli olanı zebercet adını taşır, °peridot, °perido
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani