Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
OYNAKLIK : Turkish Turkish

oynakça davranış

OYNAMA : Turkish Turkish

oynamak eylemi

OYNAMA! : Turkish Turkish

(olumsuz olarak) oyalanma, gereği gibi yap, boşuna vakit geçirme!

OYNAMAK : Turkish Turkish

vakit geçirme, eğlenme, oyalanma gibi amaçlarla bir şeyle uğraşmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

herhangi bir tutku, ilgi ya da oyalanma gibi nedenle bir şeye kendini vermek

OYNAMAK : Turkish Turkish

kımıldamak, hareket etmek

OYNAMAK : Turkish Turkish

ir şeyi sürekli evirip çevirmek ya da sürekli olarak dokunmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

ir temsilde rol almak

OYNAMAK : Turkish Turkish

film gösterilmek

OYNAMAK : Turkish Turkish

(tiyatro için) sahneye konmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

tedirgin etmek, rahatsız edici davranışta bulunmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

(eşya için) herhangi bir parçası kımıldamak, hareket etmek

OYNAMAK : Turkish Turkish

(ınsan için) (olumsuz olarak) gerekli görevini yapacak hareketten yoksun olmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

sarsılmak, yeri değişmek

OYNAMAK : Turkish Turkish

sporla ilgili çalışmalara katılmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

müziğin gerektirdiği uyumlu hareketleri yapmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

asgele yön vermek, aldatmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

herhangi birine karşı önemsemeyici davranışlarda bulunmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

üyük bir ustalık, beceri ve kolaylıkla bir işi yapmak

OYNAMAK : Turkish Turkish

tehlikeye koymak

OYNAMAK : Turkish Turkish

değişiklik göstermek

OYNANIŞ : Turkish Turkish

oynanmak eylemi ya da biçimi

OYNANMA : Turkish Turkish

oynanmak eylemi

OYNANMAK : Turkish Turkish

oynamak eylemine konu olmak

OYNANMAK : Turkish Turkish

herhangi biri oynamak