Turkish
PÖRTLEMEK : Turkish Turkish
(göz) çeşitli nedenlerle açılmak, dışarıya doğru fırlamak
PÖRTLEMEK : Turkish Turkish
meyve kabuğu yarılıp içi dışarıya doğru çıkmak
PORTMANTO : Turkish Turkish
palto, şapka gibi şeyleri asmak için yapılmış, raflı, kimi aynalı askı yeri
PORTO : Turkish Turkish
portekiz'de yapılan ünlü bir şarap
PORTRE : Turkish Turkish
ir kimsenin yağlıboya, fotoğraf vb. bir yolla yapılmış betimi
PORTRE : Turkish Turkish
ir kimsenin, bir şeyin sözlü ya da yazılı betimi
POS : Turkish Turkish
(bıyık için) gür ve uzun
POSA : Turkish Turkish
suyu alınmış her tür yiyecek maddesinin artığı
POSA : Turkish Turkish
tortu, çökelti
POSA : Turkish Turkish
ezilmiş pancarın soğuk suda birkaç kez sıkılmasından sonra geriye kalan ve suda erimeyen artık
POSALANMA : Turkish Turkish
posalanmak eylemi
POSALANMAK : Turkish Turkish
tortu durumuna gelmek, tortulanmak
POSALI : Turkish Turkish
posası olan
POSASIZ : Turkish Turkish
posası olmayan
POSBIYIK, POSBIYIKLI : Turkish Turkish
uzun ve gür bıyıkları olan
POŞET : Turkish Turkish
küçük torba
POST ELDEN GİTMEK : Turkish Turkish
öldürülmek
POST ELDEN GİTMEK : Turkish Turkish
ulunduğu yüksek orundan ayrılmak zorunda kalmak
POST KAVGASI : Turkish Turkish
iktidarı ya da bir orunu ele geçirme çabası
POST VERMEK : Turkish Turkish
canını vermek, ölmek
POST, -TU : Turkish Turkish
tüylü hayvan derisi
POST, -TU : Turkish Turkish
tarikatlarda şeyhlik orunu
POST, -TU : Turkish Turkish
orun, makam
POST, -TU : Turkish Turkish
kimi deyimlerde "can" anlamında kullanılır
POSTA : Turkish Turkish
ir yere gelen ya da bir yerden gönderilen mektup ve emanetlerin tümü
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani