Multilingual Turkish Dictionary Turkish

KABİH : Turkish Risale

(Kabiha) Çirkin, fena, kötü, yakışıksız, ayıp

KABİH-ÜL VECH : Turkish Risale

Çirkin yüzlü. Suratı, siması güzel olmayan

KABİHA : Turkish Risale

(C.: Kabâih) Çirkin davranış, ayıp iş. Fena muamele

KABİL : Turkish Risale

Kabul eden. Olabilir, istidatlı, mümkün olan, önde ve ileride olan

KABİL-İ EMÂNET : Turkish Risale

İnsan

KABİL-İ GAYR-İ TELAKKUH : Turkish Risale

Gebeliği mümkün olmayan

KABİL-İ HİTAB : Turkish Risale

Sözden anlar. Kendisi ile konuşulabilir olan kimse

KABİL-İ KIYAS : Turkish Risale

Düşünülebilen, ölçülebilen, kabul edilebilir olan

KABİL-İ NESH : Turkish Risale

Kaldırılması, iptal edilmesi mümkün olan

KABİL-İ TEMYİZ : Turkish Risale

Huk: Temyiz mahkemesinde görülebilecek olan dâvalar

KABİL-İ İNKİSAR : Turkish Risale

Kolaylıkla kırılabilir şeyler, kırılması kolay olan nesneler

KABİLİYET : Turkish Risale

Dıştan gelen te'sirleri alabilme gücü. * İstidat, anlayış, kabul edebilirlilik. Kabul edici yüksek bir kuvvete mâlik olmak, olabilirlilik

KABİN : Turkish Risale

f. Güveğinin geline verdiği ağırlık, eşya, para

KABİNE : Turkish Risale

Fr. Vekiller hey'eti. Bakanlar kurulu. * Küçük oda. * Doktorun muâyene yeri

Gr
İsmiyye veya harfiyye olan bir kelimedir. İsmiyye olduğunda iki vecihle kullanılır. yerine muzari olur. Yetişir, kifayet eder mânasınadır. Yahut kelimesine müradif isim olur. Harfiyye olduğunda dâhil olduğu fiil, tahkik, ümid, rica, intizar, yakınlık, azlık veya çokluk ifade edebilir

KAD' : Turkish Risale

Men etmek, engel olmak

KADAH : Turkish Risale

Çömlek içinde pişen yemeğin kokusu

KADANA : Turkish Risale

Forsaların ayağına vurulan zincir

KADASTRO : Turkish Risale

Fr. Bir ülkedeki arazi ve mülklerin alanını, sınırlarını ve yerini belirtip plânlama işi

KADD : Turkish Risale

Boy, bos

Turkish