Turkish
KEİB : Turkish Risale
Mahzun, hüzünlü, münkesir ve kötü halli olan kişi. (Müe: Keibe)
KEŞ : Turkish Risale
Yoğurt peyniri, yağsız âdi peynir
KEŞ' : Turkish Risale
Kalb sıkıntısına uğrayıp huzursuz olmak
KEŞAH : Turkish Risale
Bir hastalık. (İnsanın böğrüne vâki olur da dağlarlar.)
KEŞAKEŞ : Turkish Risale
f. Münâkaşa, çekişme. * Keder, hüzün, tasa, gam.* Sıkıntı, felâket, ıztırab. * Tereddüt, kararsızlık. * Pehlivanların birbirleriyle mücâdeleleri. * İki kişinin, bir şeyi birer uçlarından tutup, her birinin kendine doğru çekmesi
KEŞAN : Turkish Risale
Zincirden yular
KEŞAN BER KEŞAN : Turkish Risale
Çeke çeke, zorla sürükleye sürükleye götürerek
KEŞAN KEŞAN : Turkish Risale
f. Sürükleye sürükleye, zorla çekerek götürerek
KEŞAVERZ : Turkish Risale
f. Ekinci, çiftçi. Ekinlik
KEŞE' : Turkish Risale
Kebap yapmak. * Yemek. * Çok dolu olmak
KEŞEF : Turkish Risale
f. Kaplumbağa
KEŞENDE : Turkish Risale
f. "Çeken, çekici" mânalarına gelir ve birleşik kelimeler yapmakta kullanılır. Meselâ: (Mihnet-keşende: Mihnet çeken.) * Dayanan, tahammül eden, mütehammil
KEŞF : Turkish Risale
Açmak. * Olacak bir şeyi evvelden anlamak. Gizli kalmış bir şeyin Cenab-ı Hak tarafından birisine ilham olunması ile o gizli şeyin meydana çıkarılması
KEŞF-ÜL KUBUR : Turkish Risale
Kabirdeki ölünün hâlinden anlamak. Ölünün azab çekip çekmediği ve sair bazı hususların bâzı veli kimselerce bilinmesi
KEŞF-İ RÂZ : Turkish Risale
f. Gizli bir şeyi meydana çıkarmak, açıklamak. * Sır toplamak, casusluk etmek
KEŞFÎ : Turkish Risale
Keşifle alâkalı
KEŞFİYAT : Turkish Risale
(Keşf. C.) Keşifler. Bulup meydana çıkarılan şeyler. * Cenâb-ı Hakkın ihsan ve ilhamı ile evliyâullahın, hususan evliya-ı izâm hazeratının ve hasseten Kur'ân-ı Hakimin irşadı ile ve feyzi ile Rüesâ-i Evliyâ ve Server-i Kâinat olan Peygamberimiz Resul-i Ekrem (A.S.M.) Efendimizin dersi ile ferd-i ferid-i a'zam makamının zirve-i âlisine yükselen büyük hâdinin vâkıf oldukları mâziye, hâle, istikbale müteallik, kevni, mânevi sırlar, keşifler. (Z. Gündüzalp)(S
"Keşfiyat-ı fenniye ve fünun-u hâzıra eski insanlara meçhul ve gayr-i me'luf olduğundan, onları onlara ders vermek hatadır." diyorsun. Bilhassa âhirete ait ahval gibi müstakbeldeki nazariyat da böyle değil midir? Onlar da bize meçhul ve gayr-i me'lufdurlar. Onlardan bahsetmek ne için hata olmuyor?C
Müstakbeldeki nazariyat, bilhassa âhirete ait ahvale hiç bir cihetle hiss-i zâhiri taalluk etmemiştir ki, o hissin hilâfını söylemek şaşırtma olsun. Binaenaleyh, o gibi şeyler, dâire-i imkândadırlar. Öyle ise, onlara itikad ve onlar ile itmi'nan peyda etmek mümkündür. Öyle ise, o gibi şeylerin hakk-ı sarihi, onları tasrih etmektir. Lâkin keşfiyat-ı fenniye; eski insanlara göre, imkân ve ihtimal dairesinden çıkıp, muhal ve imtina derecesine girmişlerdir. Çünkü gözleriyle gördükleri şeyler, onlarca bedahet derecesine girmekle, onun hilâfı onlarca muhaldir. Öyle ise, onların hissiyatına hürmeten, o gibi mes'elelerde belâgatın iktizası, ibham ve ıtlaktır ki, onlara bir şaşırtma olmasın. Fakat Kur'ân-ı Kerim, irşadını noksan bırakmamıştır. Bu zamanın fencilerini de istifadeden mahrum etmemek üzere, çok karine ve emareleri vaz'iyle, hakikatlara işaretler yapmıştır.Ey insafsız! Seni insafa davet ediyorum. Bir kere $ olan meşhur düsturu nazara almakla, zamanlariyle muhitlerinin müsaadesizliğini düşünerek, telâhuk eden binlerce efkârın neticelerinden doğan şu keşfiyat-ı fenniyeyi o zamanlardaki insanların kafa mideleri alıp hazmedemediklerine dikkat edersen anlayacaksın ki; Kur'an-ı Kerim'in o gibi meselelerde ihtiyar ettiği ibham ve ıtlak yolu, ayn-ı belâgat olduğu gibi, yüksek i'cazını da isbata âşikâr bir delil olduğunu gözün kör değilse göreceksin. İ.İ.)
KEŞFİYAT-I FENNİYE : Turkish Risale
Fen ve ilmin keşifleri. (Telefon, radyo, uçak gibi.)
KEŞHAN (KİŞHÂN) : Turkish Risale
Deyyus
KEŞK : Turkish Risale
Kavi, kuvvetli, sağlam. * Kabuğu çıkmış arpa. * Arpa suyu. * Yoğurt keşi
KEŞKEK : Turkish Risale
Haşlandıktan sonra kurutulmuş buğday
KEŞKEŞE : Turkish Risale
Şin harfini kef gibi okumak. * Yılan ötüşü
KEŞMEKEŞ : Turkish Risale
f. Kararsızlık. Karışıklık. Tereddüd. Kavga. Çekişme
KEŞNİ : Turkish Risale
f. Koruluk, orman
KEŞR : Turkish Risale
Gülünce dişlerin görünmesi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani