English Turkish
CMOS RAM : English Turkish
ir bilgisayarın konfigürasyonlarının kayıtlı olduğu bir hafıza türü (Bilgisayar)
CMP MEDIA INC. : English Turkish
n. CMP Medya Inc., bütün teknoloji (dünya çapında teknoloji kurucuları, satıcıları ve kullanıcılarına) ve sağlık bakımı endüstrisine temel bilgi ve pazarlama hizmetleri sağlayan öncü bir entegre medya şirketi
CMPS : English Turkish
akışkanlık birimi
CMYK : English Turkish
"Cyan Magenta Yellow Black (Açık Mavi Magenta Sarı Siyah)", diğer bütün renklerin, kendilerinden karıştırıldığı dört standart renk (Baskı, Bilgisayar Grafikleri)
CNEMIAL : English Turkish
adj. inciğe ait, incikle alakalı (Anatomi)
CNEMIS : English Turkish
n. incik (Anatomi)
CNET : English Turkish
CNET Networks, Inc., bilgisayar teknolojisi ve multimedya siteleri ile ilgili haber ve bilgi sağlayan San Francisco merkezli internet temelli Amerikan bir medya şirketi
CNET NETWORKS, INC. : English Turkish
n. CNET, bilgisayarlar teknoloji ve multimedya siteleri ile ilgili haber ve bilgi sağlayan San Francisco merkezli internet tabanlı Amerikan bir medya şirketi
CNIDOBLAST : English Turkish
n. içinde bir nematoksit gelişen hücre (Zooloji)
CNIDOPHOBIA : English Turkish
n. böcek iğnelerinden veya böcek sokmalarına karşı güçlü devamlı ve mantıksız korku, sokulma fobisi
CNN : English Turkish
"Cable News Network (Kablolu Haber Ağı)", kablolu televizyon sistemi üzerinden dünya çapında yayın yapan Amerikan haber ağı
CNP : English Turkish
"Continued in Next Post (Sonraki İletide Devam Ediyor)", mesajın geri kalan kısmı bir sonraki iletide bulunmaktadır (bir sohbet grubunda yazarken çok uzun bir metni birkaç parçaya ayırma konusunda kullanışlı bir ifade)
CNUT : English Turkish
n. ortaçağ Danimarka'sı krallarının adı
CO : English Turkish
"Colorado (Kolorado)", batı Birleşik Devletler'de bir eyalet
CO : English Turkish
"conscientious objector (vicdani retçi)", vicdani retçi, askerlik yapmayı şahsi veya dinî inancı gereği reddeden kimse
CO : English Turkish
n. "commanding officer (birlik komutanı/subay)", teğmenle albay arasındaki herhangi bir askerî rütbe (ABD ordusunda)
CO : English Turkish
n. "cobalt (kobalt)", çeşitli alaşımlarda kullanılan kırılgan gümüş beyazlığında metalik bir element
CO : English Turkish
pref. beraber, birlikte
CO OP : English Turkish
n. kooperatif
CO OPT : English Turkish
v. seçmek, oybirliği ile seçmek, atamak
CO OPTATION : English Turkish
seçme, atama, oybirliği ile seçme
CO PILOT : English Turkish
n. ikinci pilot
CO PROCESSOR : English Turkish
özel hizmetlerde ve merkezi işlemcinin iş yükünün hafifletilmesinde performans gösteren ek işlemci (ör. matematiksel hesaplamalarda)
CO RESPONDENT : English Turkish
eşin zina yaptığı kimse, zina davasına çıkan sevgili
CO STAR : English Turkish
aşrolü paylaşan oyuncu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani