English Turkish
DIRECTLY : English Turkish
adv. doğrudan doğruya, direkt olarak, dosdoğru, doğruca; hemen, yapar yapmaz; açıkça, anlaşılır biçimde
DIRECTLY OPPOSED : English Turkish
adv. tamamen karşısında
DIRECTLY PROPORTIONAL : English Turkish
adj. doğru orantılı
DIRECTNESS : English Turkish
n. doğru gidiş; dürüstlük, doğruluk, açıklık; telaş
DIRECTOR : English Turkish
n. idareci, yönetici, direktör, müdür, yönetim kurulu üyesi, yönetmen; orkestra şefi, koro şefi
DIRECTOR GENERAL : English Turkish
genel müdür
DIRECTOR OF MEDICAL SERVICES : English Turkish
tıbbi hizmetler müdürü, tıbbi işler direktörü, tıbbi yardım sağlanmasını yöneten kimse
DIRECTOR OF PUBLIC PROSECUTIONS : English Turkish
aşsavcı
DIRECTOR`S SUSPENSION : English Turkish
müdürün açığa alınması, bir müdürün görevinden alınması
DIRECTORATE : English Turkish
n. müdürlük, direktörlük, idarecilik, yöneticilik, yönetim kurulu, müdürler kurulu
DIRECTORIAL : English Turkish
adj. yönetime ait, yönetimsel, idare ile ilgili, müdür ile ilgili
DIRECTORS GUILD OF AMERICA : English Turkish
Directors Guild of America, sinema ve televizyon endüstrisinde yönetmen ve yapımcılar için büyük profesyonel Amerikan organizasyonu
DIRECTORS INSURANCE : English Turkish
yönetim sigortası, seçilmiş olan personele yapılan sigorta yardımı
DIRECTORSHIP : English Turkish
n. müdürlük, direktörlük
DIRECTORY : English Turkish
n. rehber kitap, telefon rehberi, adres defteri, dinsel kurallar kitabı, rehber; müdüriyet, yönetim kurulu, fransız ihtilâli hükümeti beşler heyeti
DIRECTORY ASSISTANCE : English Turkish
n. bilinmeyen numaralar servisi
DIRECTORY ENQUIRIES : English Turkish
n. bilinmeyen numaralar servisi
DIRECTORY LIST : English Turkish
dizin listesi, bir dizinde yer alan dosyaların listesi
DIRECTORY MARKERS : English Turkish
dizin belirteçleri, mevcut kütüphane ile üst kütüphaneyi temsil eden dosyalar listesindeki belirteçler
DIRECTORY TREE : English Turkish
dizin ağacı, bir disk üzerindeki kütüphanelerin bölümlü grafiksel resimlemesi
DIRECTORY WINDOW : English Turkish
Windows dosya yöneticisinde belirli bir diskin dizin ağacının gösterildiği pencere
DIRECTRESS : English Turkish
n. müdire, kadın direktör
DIRECTRIX : English Turkish
n. doğrultman, doğrultman doğrusu, bir parabol veya başka bir eğri ile birleşen sabit çizgi (Geometri); kadın müdür, kadın yönetici, müdüre
DIRECTX : English Turkish
n. directx, mulitmedya grafikleri ve efektleri yaratarak bunları oyunlar ve internet siteleri gibi uygulamalara yerleştirme olanağı sağlayan Microsoft program arayüzü (Internet Explorer
0 ve üzerin versiyonlarda bulunur)
DIREFUL : English Turkish
adj. korkunç, dehşetli; müthiş; son derece; acil
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani