Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
DISCERN BETWEEN : English Turkish

arasında fark gözetmek, iki veya daha fazla şey arasında ayrım gözetmek

DISCERNABLE : English Turkish

adj. ayırt edilebilir, fark edilebilir, görülür, elle tutulabilir

DISCERNER : English Turkish

n. ayırt eden, fark gören, farkı görebilen

DISCERNIBLE : English Turkish

adj. farkedilebilir, görülebilir

DISCERNIBLENESS : English Turkish

n. fark edilebilirlik, görülebilirlik, farkına varılabilme durumu, farklı olarak görülebilme durumu

DISCERNIBLY : English Turkish

adv. fark edilebilir bir şekilde, görülebilir bir şekilde, farkına varılabilir bir şekilde, farklı olarak görülebilir bir şekilde

DISCERNING : English Turkish

adj. anlar, anlayışlı, zeki

DISCERNINGLY : English Turkish

adv. anlayışlı bir şekilde, sezerek, algılayarak; farklı olarak, açıkça

DISCERNMENT : English Turkish

n. farketme, seziş, sezgi, idrak, muhakeme, muhakeme yeteneği, sezme, anlayış

DISCHARGE : English Turkish

n. deşarj, boşaltma, boşalma, salgı, akma; salıverme, salgılama, irin; iltihap; ateşleme; işten çıkarma, kovulma, tahliye; terhis; taburcu olma; hak iadesi; ödeme; ağartıcı madde

DISCHARGE : English Turkish

v. ateşlemek, ateş etmek; deşarj etmek, boşaltmak, boşalmak; görevden almak, işten atmak, tahliye etmek, işten kovmak, atmak, işten çıkarmak, terhis etmek; taburcu etmek; serbest bırakmak; muaf tutmak; ödemek, yerine getirmek; akmak; iltihap çıkmak

DISCHARGE A BILL : English Turkish

fatura ödemek

DISCHARGE CUP : English Turkish

havan ateşleyici, mermi fırlatıcı; el bombası fırlatma için bir silahın sonuna takılan kupa benzeri parça

DISCHARGE FROM HOSPITAL : English Turkish

hastaneden taburcu etmek, hastaneden çıkarmak

DISCHARGE OF A CONTRACT : English Turkish

ir kontrattan çıkarmak, bir sözleşmeden çıkarmak

DISCHARGE OF A GUARANTOR : English Turkish

kefilin reddedilmesi, kefilin azledilmesi, kefilliğin tanınmaması, başkasının borcu için güvenilir olmaktan çıkmış bir kefilin azledilmesi

DISCHARGE ONESELF : English Turkish

v. içini boşaltmak, deşarj olmak, yükünü atmak

DISCHARGE ORDER : English Turkish

tahliye emri, serbest bırakılma sertifikası, terhis emri

DISCHARGEABLE : English Turkish

adj. boşaltılabilir, ibra edilebilir; göz ardı edilebilir; serbest bırakılabilir

DISCHARGED : English Turkish

adj. serbest bırakılmış, terhis edilmiş, azledilmiş, çıkarılmış

DISCHARGED SOLDIER : English Turkish

serbest bırakılmış asker, terhis edilmiş asker, teskeresi verilmiş asker

DISCHARGEE : English Turkish

n. serbest bırakılmış asker, terhis edilmiş asker, teskeresi verilmiş asker

DISCHARGER : English Turkish

n. kıvılcım siperi

DISCIFORM : English Turkish

adj. disk şeklinde, diske benzeyen, disk benzeri

DISCIPLE : English Turkish

n. mürit, havari, öğrenci, öndere bağlı olan kimse, çömez