Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
INFORMATION GAP : English Turkish

ilgi açığı, yetersiz bilgi miktarı, bilgi bilinçsizliği

INFORMATION HIGHWAY : English Turkish

ilgi otobanı, interneti oluşturan küresel bilgisayarlar ağı için kullanılan takma ad

INFORMATION OFFICE : English Turkish

danışma bürosu

INFORMATION OFFICER : English Turkish

ilgi görevlisi, bilgi sağlayan görevli, danışma memuru

INFORMATION ON AIRCRAFT LANDINGS : English Turkish

hava araçları iniş bilgileri, çeşitli hava araçlarının varış zamanları ayrıntıları

INFORMATION POLLUTION : English Turkish

n. bilgi kirliliği, kamuya çok fazla bilgi sağlanarak bir kişinin hayatına veya bir kültüre karşı yapılan saygısızlık

INFORMATION PROCESSING : English Turkish

ilgi işleme, bilgiyi gözden geçirme süreci

INFORMATION QUERY : English Turkish

ilgi talebi, bir terminal üzerinden yapılan bilgi talebi

INFORMATION RETRIEVAL : English Turkish

ilgi geri kazanımı, bilgi elde etme, bir bilgisayarın bellek bankasından sistematik veri iyileşmesi

INFORMATION SCIENCE : English Turkish

n. bilgi bilimi, bilişim bilimi, (Bilgisayar) kaydedilen bilginin toplanması sınıflandırılması depolanması ve kullanımı ile ilgilenen bilim dalı

INFORMATION SCIENTIST : English Turkish

n. bilgi bilimcisi, bilişim bilim insanı, (Bilgisayar) kaydedilen bilginin toplanması sınıflandırılması depolanması ve kullanımı ile ilgilene bilim dalı ile uğraşan bilim insanı; bilgi sistemlerini yöneten ve geliştiren kimse

INFORMATION SERVICE : English Turkish

n. bilgi birimi, bilgi servisi, belli bir tür bilgi sağlayan ofis

INFORMATION STORAGE : English Turkish

ilgi depolama, bilgi muhafaza etme, bilgisayarlı bilginin saklanması (bir disk üzerinde olduğu gibi)

INFORMATION SUPERHIGHWAY : English Turkish

ilgi süper otobanı, bilgi otobanı, interneti oluşturan küresel bilgisayar ağları için kullanılan takma ad

INFORMATION SYSTEM : English Turkish

ilgi sistemi, bilgim toplama işleme ve sunma sistemi

INFORMATION TECHNOLOGY : English Turkish

ilgi teknolojisi, bilgi işlemede çeşitli teknoloji dallarının uygulanması

INFORMATION THEORY : English Turkish

n. bilgi teorisi, bilgi kuramı, mesajları oluşturan bilgi parçacıklarının aktarım başarısızlığına veya çarpıtılmasına maruz kaldıklarında mesajların açıkça belirlenmiş bir doğrulukla aktarımının olabilirliği teorisi; (Bilgisayar Bilimi) bilgi işleme sınırları ve etkinliğini ele alan istatistiklere dayanan teori

INFORMATIONAL : English Turkish

adj. bilgi niteliğinde

INFORMATIVE : English Turkish

adj. bilgi verici, aydınlatıcı, öğretici

INFORMATIVE BOOK : English Turkish

n. bilgilendirici kitap, yönlendirici kitap, öğretici kitap, bilgi verme işlevi gören kitap

INFORMATIVELY : English Turkish

adv. öğretici bir şekilde, bilgi veren bir şekilde, eğiten bir şekilde, yol gösteren bir şekilde, yönlendirici bir şekilde

INFORMATIVENESS : English Turkish

n. öğreticilik, bilgi vericilik, eğiticilik, yol göstericilik, yönlendiricilik, bilgi sağlayıcı olma durumu

INFORMED : English Turkish

adj. haberdar, bilgi alan, bilgili, haberi olan, aydın, tahsilli

INFORMED CIRCLES : English Turkish

ilinçli çevreler, güvenilir bilgi kaynakları

INFORMED CONSENT : English Turkish

n. bilgilendirilmiş rıza, bilgilendirilmiş onay, kendisi karşı karşıya olduğu fayda ve riskler konusunda bilgilendirildikten sonra bir hasta tarafından (ve/veya yasal temsilcisi tarafından) bir tedavi ameliyat veya işlemin yapılması konusunda verilen onay