English Turkish
OPTIMISTIC : English Turkish
adj. iyimser
OPTIMISTIC PREDICTION : English Turkish
iyimser tahmin, olumlu sonuçlar öngören tahmin, olumlu tahmin
OPTIMISTICAL : English Turkish
adj. optimizmle ilgili, iyimserlikle ilgili, iyimser kimse ile ilgili
OPTIMISTICALLY : English Turkish
adv. iyimser olarak
OPTIMIZATION : English Turkish
n. eniyileme, maksimum üretim; verimliliği geliştirme; optimizasyon (ayrıca optimisation)
OPTIMIZATION PROCESSES : English Turkish
optimizasyon süreçleri, bir sistemin verimliliğini artırmak için yapılan değişiklikler dizisi
OPTIMIZE : English Turkish
v. en iyi şekilde kullanmak, en uygun hale getirmek
OPTIMIZED : English Turkish
adj. optimize edilmiş, mümkün olan en etkin hale getirilmiş; verinin en iyi performansı sağlayan bir şekilde kaydedilmiş olduğu (Bilgisayar); (kısıtlı fonksiyonlar hakkında) maksimum ve minimum değerleri bilmiş olan (Matematik)
OPTIMIZER : English Turkish
n. eniyileyici, etkili hale getiren kimse veya şey, geliştiren kimse veya şey; (Bilgisayar) bilgisayar etkinliğini maksimuma çıkaran yazılım
OPTIMUM : English Turkish
n. ideal ortam, en uygun durum, en yüksek değer
OPTIMUM : English Turkish
adj. en uygun, ideal, optimum
OPTION : English Turkish
n. opsiyon, seçme hakkı, seçenek, tercih, alıcıya tanınan süre
OPTION CONTRACT : English Turkish
opsiyon sözleşmesi, bir tarafın anlaşmaya katılıp katılmayacağını seçmesine izin veren anlaşma
OPTION KEY : English Turkish
n. başka tuşlarla birlikte kullanıldığı zaman özel karakterler yaratan Apple Macintosh klavyelerinde bulunan tuş, Apple Macintosh klavyelerindeki alt tuşu
OPTION OF A FINE : English Turkish
para cezası alma olanağı, cezalandırma olarak para cezası verme seçeneği
OPTION TO EXPAND : English Turkish
genişletme seçeneği, ekleme yapma imkanı
OPTION TO EXTEND : English Turkish
uzatma seçeneği, uzatma imkanı, devam etme seçeneği
OPTION WARRANT : English Turkish
mevcut duruma göre bir işleme bağlı olma hakkını garanti eden belge
OPTIONAL : English Turkish
adj. isteğe bağlı, istemli, seçmeli, opsiyonlu, ihtiyari
OPTIONAL SUBJECT : English Turkish
n. seçmeli ders
OPTIONALLY : English Turkish
adv. isteğe bağlı olarak, seçmeli olarak; seçerek
OPTIONALLY LINKED LOAN : English Turkish
vatandaşın birkaç seçenek arasında seçtiği bağlantı ile geri ödenen halk tarafından devlete verilen finansman kredisi
OPTIONEE : English Turkish
n. tercih hakkı sahibi, seçeneklere sahip olan kimse
OPTIONOR : English Turkish
n. tercih hakkı veren kimse, seçme hakkın veren kimse; opsiyon satan veya veren şirket
OPTO : English Turkish
pref. göz, opto
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani