Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PLOSIVE : English Turkish

adj. patlayıcı (ünsüz)

PLOT : English Turkish

n. komplo, entrika, fesat, arsa, kumpas, suikâst, arazi parçası, olaylar dizisi, parsel, hedef noktası, radarda görünen nokta, tema, plan

PLOT : English Turkish

v. plân üzerinde işaretlemek, kumpas kurmak, yerini belirlemek, kroki üzerinde göstermek, parsellemek, grafiğini çizmek, plânını çıkarmak

PLOT MISCHIEF : English Turkish

v. fesat çıkarmak

PLOTTER : English Turkish

n. plân yapan kimse, komplocu, entrikacı, kışkırtıcı

PLOUGH : English Turkish

n. saban, pulluk, oluk rendesi, sınıfta kalma

PLOUGH : English Turkish

v. toprağı sürmek, saban ile sürmek, yarıp geçmek, yarmak, çizmek, sınıfta bırakmak, güçlükle ilerlemek

PLOUGH BACK : English Turkish

toprağa yeşillik katmak (gübre), kazancı sermaye yapmak, kâr ile yeniden yatırım yapmak

PLOUGH BOY : English Turkish

çiftçi yamağı

PLOUGH IN : English Turkish

v. sabanla gömmek

PLOUGH THE SAND : English Turkish

kalburla su taşımak

PLOUGH THE SANDS : English Turkish

kalburla su taşımak

PLOUGH THROUGH : English Turkish

güçlükle ilerlemek, zorla ilerlemek

PLOUGH THROUGH A BOOK : English Turkish

v. kitabı zorla okumak

PLOUGHED FIELD : English Turkish

n. sürülmüş tarla

PLOUGHING : English Turkish

n. çiftçilik

PLOUGHLAND : English Turkish

n. sürülebilir toprak, işlenebilir toprak

PLOUGHMAN : English Turkish

n. saban süren kimse, çiftçi, köylü

PLOUGHSHARE : English Turkish

n. saban demiri, pulluk demiri

PLOVER : English Turkish

n. yağmurkuşu

PLOW : English Turkish

n. saban, sınıfta kalma, oluk rendesi, pulluk

PLOW : English Turkish

v. sabanla sürmek, pullukla sürmek, yarıp geçmek, yarmak, çizmek, sınıfta bırakmak

PLOW BACK : English Turkish

v. toprağa yeşillik katmak (gübre), kazancı sermaye yapmak, kâr ile yeniden yatırım yapmak

PLOW BOY : English Turkish

n. çiftçi yamağı

PLOW IN : English Turkish

sabanla gömmek