Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

RITUALISTICALLY : English Turkish

adv. ayinsel bir şekilde, törensel bir şekilde, bir ayin veya ritüele uygun olarak

RITUALIZATION : English Turkish

n. bir şeyi ayinsel bir şekle dönüştürme işlemi, törenselleştirme işlemi

RITUALIZE : English Turkish

v. ayinsel şekilde yapmak, tören yapmak; ayin ve törenleri yerine getirmek (ayrıca ritualise)

RITUALLY : English Turkish

adv. törensel bir şekilde, ayinsel bir şekilde, bir ayin veya tören vasıtasıyla

RITZ : English Turkish

n. havalı zenginlik gösterisi, gösteriş, abartılı zenginlik gösterisi, fiyakalı zenginlik gösterisi

RITZ CARLTON : English Turkish

dünya çapında lüks oteller zinciri

RITZILY : English Turkish

adv. lüks içerisinde, şık bir şekilde, havalı bir şekilde, fiyakalı bir şekilde

RITZINESS : English Turkish

n. zenginlik, lüks, şıklık, zerafet, seçkinlik, modaya uygunluk, havalılık

RITZY : English Turkish

adj. lüks

RIVAL : English Turkish

adj. rakip

RIVAL : English Turkish

n. rakip, hasım

RIVAL : English Turkish

v. rekabet etmek, çekişmek, aşık atmak

RIVAL FIRM : English Turkish

n. rakip firma

RIVAL SOMEONE'S CONTRIBUTION : English Turkish

ir kimsenin katkısı/bağışı ile rekabet etmek, bir diğer bağışa eşit miktarda bağışta bulunmak

RIVALRY : English Turkish

n. rekabet, yarışma, çekişme

RIVE : English Turkish

v. koparmak, yolmak, yırtmak, kırmak, incitmek, kırılmak

RIVER : English Turkish

adj. nehir

RIVER : English Turkish

n. nehir, ırmak, akış

RIVER BANK : English Turkish

n. ırmak kenarı, nehir kıyısı

RIVER BASIN : English Turkish

havza, ırmak bölgesi

RIVER BED : English Turkish

nehir yatağı, bir nehrin altı/dibi

RIVER HORSE : English Turkish

suaygırı

RIVER KWAI : English Turkish

n. Kwai nehri, batı Tayland'da Myanmar sınırına yakın bir nehir river

RIVER NILE : English Turkish

Nil nehri, Kuzeydoğu Afrika'da Mısır'ı boydan boya geçerek Akdeniz'e dökülen nehir

RIVER UPPER REACHES : English Turkish

nehrin yukarı kesimleri, bir nehir veya akarsuyun üst tarafı/ucu