English Turkish
SALMI : English Turkish
n. şarapla pişirilmiş av kuşu
SALMON : English Turkish
adj. somon rengi
SALMON : English Turkish
n. somon [zool.], somon rengi, som balığı
SALMON COLOR : English Turkish
n. somon rengi
SALMON COLORED : English Turkish
adj. somon renginde olan, açık pembe renkte olan; somon renginde olan
SALMON COLOURED : English Turkish
somon renginde olan, açık pembe renkte olan; somon renginde olan
SALMON MOUSSE : English Turkish
somon köpüğü, somon balığı tadında olan ve esası dövülmüş krema ve jelatine dayanan krema
SALMON PEAL : English Turkish
n. som balığı yavrusu
SALMON PEEL : English Turkish
n. som balığı yavrusu
SALMON PINK : English Turkish
n. somon rengi
SALMON SANDWICH : English Turkish
n. somon sandviç
SALMON TROUT : English Turkish
n. alabalık
SALMONELLA : English Turkish
n. zehirlenmeye neden olan mikrop
SALMONELLA GERMS : English Turkish
salmonella (zehirlenmeye sebep olan mikroplar) mikropları, sindirim sistemi hastalıklarına sebep olan bakteri grubu
SALMONELLOSIS : English Turkish
n. (Tıp) salmonella bakterisinin mideye indirilmesi ile meydana gelen gıda zehirlenmesi (ateş, ağır ishal, kusma, ve karın ağrısı ile karakterize)
SALMONOID : English Turkish
n. somona benzeyen balık; somon ailesinden balık (somon, alabalık, ve beyaz balığı içeren)
SALMONOID : English Turkish
adj. (balıkla alakalı) somona benzeyen; somon ailesine ait olan
SALOL : English Turkish
n. (Kimya) fenil salisilat, aromatik beyaz kristalize bileşik (ilaçlarda ve koruyucu madde olarak kullanılan)
SALOME : English Turkish
n. dansı ile kendisini Yahya Peygamber'e vermesi konusunda Herod'u ikna eden kadın; bir bayan ismi
SALOMON : English Turkish
n. Süleyman, bir erkek ismi; bir soyadı
SALOMON MAIMON : English Turkish
n. (
1800) Yahudi soyundan Alman filozof
SALON : English Turkish
n. salon, misafir odası, sergi salonu, galeri
SALONIKA : English Turkish
n. Selanik, Thessalonica, (Selanik) kuzeydoğu Yunanistan'da Ege Denizi'nin bir körfezinde bulunan liman
SALOON : English Turkish
n. salon, lüks salon, bar, meyhane
SALOON CAR : English Turkish
n. limuzin, salonlu vagon, büyük araba
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani