English Turkish
SALT GLAZE : English Turkish
tuz cilası, tuz sırı, tuz kaplama, yakma esnasında taş fırını içine atılarak üretilen sır/cila
SALT HORSE : English Turkish
(Argo) tuzlanmış et
SALT JUNK : English Turkish
tuzlu çöp, tuzlanmış domuz veya sığır eti (Denizcilik Argosu)
SALT LAKE CITY : English Turkish
Tuzlu göl şehri, Utah'ın (ABD) başkenti
SALT LICK : English Turkish
tuz yalama yeri, hayvanların tuz yaladıkları yer
SALT MARSH : English Turkish
tuz bataklığı, tuzla
SALT MINE : English Turkish
kayatuzu madeni, tuz madeni
SALT N PEPA : English Turkish
Amerikan rap/pop müzik grubu
SALT OF THE EARTH : English Turkish
n. dünyanın tuzu, son derece saygı duyulan insanlar, yüksek ahlaklı insanlar
SALT OUT : English Turkish
v. ayrıştırmak, çökeltmek, tuz eklemek suretiyle çözeltiden ayrıştırmak, tuz ekleyerek çözeltiden çökeltmek veya koyulaştırmak
SALT PAN : English Turkish
n. tuz havuzu, tuz göleti, küçük tuz alanı
SALT PIT : English Turkish
n. tuz madeni
SALT PORK : English Turkish
tuzlanmış domuz eti, bir domuzun göbek sırt veya kenarlarından alınarak tuzla kurutulmuş domuz içyağı
SALT PRICES : English Turkish
fiyatları tuzlamak, fiyatları şişirmek, sebebsiz yere fiyatları yükseltmek
SALT RECEIPTS : English Turkish
makbuzlarda tahrifat yapmak, makbuzların sahtesini yapmak
SALT RESTRICTED DIET : English Turkish
tuzun kısıtlandığı diyet, tuz kısıtlamalı diyet, tuz tüketimine izin verilmeyen beslenme diyeti
SALT SHAKER : English Turkish
n. tuzluk, tuz sallayıcı, tuz karıştırıcı, tuz serpmek için tepesinde küçük delikler olan küçük kap, tuz dağıtıcı alet
SALT SPOON : English Turkish
n. tuz kaşığı, bir masada tuz almak için kullanılan küçük kaşık
SALT TALKS : English Turkish
SALT görüşmeleri, Amerika ve Sovyetler Birliği arasında nükleer silahlanmanın azaltılması konusunda yapılan konferanslar
SALT WATER : English Turkish
deniz suyu, tuzlu su
SALT WELL : English Turkish
n. tuz kuyusu
SALT-FREE MARGARINE : English Turkish
tuzsuz margarin, tuz içermeyen margarin (pişirme kızartma ve yiyeceklerin üzerine sürmekte kullanılan)
SALTA : English Turkish
n. Arjantin'in bir vilayeti; Arjantin'de Salta eyaleti'nin başkenti; bir soyadı
SALTA : English Turkish
adj. tuzda muhafaza edilmiş, tuzlanmış (genellikle etlerle alakalı kullanılan terim)
SALTANT : English Turkish
adj. sıçramaya benzeyen
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani