English Turkish
SENSATION OF : English Turkish
-ın duygusu,
ın hissi
SENSATION OF THIRST : English Turkish
n. susuzluk hissi
SENSATIONAL : English Turkish
adj. duygusal, hissi, heyecan verici, sansasyonel, duyumcu
SENSATIONAL DISCOVERY : English Turkish
sansasyonel keşif, hayret uyandırıcı keşif, heyecan verici, haberi ilk verme, beklenmedik bir şeyi ortaya çıkarma
SENSATIONAL HEADLINE : English Turkish
sansasyonel başlık, bir sürü okuyucuyu cezbedecek şekilde yazılmış gazete başlığı
SENSATIONAL NEWS : English Turkish
sansasyonel haberler, atlatma haber, büyük kamuoyu ilgisi yaratan haber malzemeleri
SENSATIONAL TURN : English Turkish
sansasyonel dönüş, dramatik değişim, inançları kökünden sarsan değişiklik
SENSATIONALISE : English Turkish
v. sansasyon yaratmak, sansasyonel yapmak, heyecan verici yapmak; bir şeyin önemini abartmak ve vurgulamak (ayrıca sensationalize)
SENSATIONALISM : English Turkish
n. sansasyon hevesi, heyecan ve coşku merakı, duyumculuk
SENSATIONALIST : English Turkish
n. ilgi uyandıran kimse, heyecan yaratan kimse, bir skandala sebep olan kimse
SENSATIONALISTIC : English Turkish
adj. bir rezalete sebep olacak şekilde tasarlanmış, şok yaratması istenmiş
SENSATIONALIZE : English Turkish
v. sansasyon yaratmak, sansasyonel yapmak, heyecan verici yapmak; bir şeyin önemini abartmak ve vurgulamak (ayrıca sensationalise)
SENSATIONALLY : English Turkish
adv. bir rezalete veya ilgiye sebep olacak şekilde tasarlanmış şekilde; fevkalade, istisna olarak, sıradışı bir şekilde; çabucak algılayacak şekilde, duygular konusunda
SENSE : English Turkish
n. duyu, duygu, manâ, us, his, sezme, hissetme, sağduyu, algı, anlama, bilincinde olma, anlam, amaç, niyet, düşünce, kanı, eğilim, yön
SENSE : English Turkish
v. hissetmek, algılamak, sezmek, farkında olmak, anlamak, duyarlı olmak
SENSE FOR BUSINESS : English Turkish
işin hissedilmesi, paranın anlaşılması
SENSE OF A WORD : English Turkish
n. bir kelimenin anlamı
SENSE OF BEAUTY : English Turkish
n. güzellik anlayışı
SENSE OF CONTROL : English Turkish
kontrol hissii, otorite hissi
SENSE OF DIRECTION : English Turkish
yön kestirme yeteneği
SENSE OF DUTY : English Turkish
görev anlayışı
SENSE OF HEARING : English Turkish
işitme duyusu
SENSE OF HUMOR : English Turkish
espri anlayışı, şakadan anlama
SENSE OF LOCALITY : English Turkish
yer duygusu, nerede olduğunu anlama yeteneği
SENSE OF ORIENTATION : English Turkish
nerde olduğunun hissi, oryantasyon hissi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani