Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

SHARP TONGUE : English Turkish

keskin dil, ince espri, gizli alay, belagat

SHARP TRANSITION : English Turkish

keskin geçiş, ani ve kayda değer değişiklik

SHARP TURN : English Turkish

keskin viraj

SHARP WITTED : English Turkish

keskin zekâlı, zeki, cin gibi

SHARP WITTEDNESS : English Turkish

keskin zekalılık, zekilik, çabuk kavrama

SHARP-CUT : English Turkish

içe işleyen, delici, keskin; uygun şekilde tanımlanmış, açık

SHARP-EARED : English Turkish

keskin kulaklı, iyi duyan kulaklarıyla

SHARP-EDGED : English Turkish

sert delici kenarlarıyla

SHARP-NOSED : English Turkish

keskin burnuyla, iyi koku alma hissiyle

SHARP-SET : English Turkish

can atan, arzu eden, isteyen

SHARP-TONGUED : English Turkish

adj. keskin bir konuşma tarzı olan, açık sözlü, lafını esirgemeyen, zeki

SHARP-WITTED : English Turkish

keskin zekalı, zeki, akıllı, hevesli, meraklı

SHARPEN : English Turkish

v. keskinleştirmek, sivriltmek, bilemek, açmak, teşvik etmek, sertleştirmek, keskinleşmek, inceltmek

SHARPENED : English Turkish

adj. keskinleştirilmiş, sivriltilmiş, ince bir kenar verilmiş

SHARPENER : English Turkish

n. bileği taşı, kalemtıraş

SHARPENING : English Turkish

n. bileme

SHARPER : English Turkish

n. üçkâğıtçı, hilebaz, dalavereci

SHARPIE : English Turkish

n. üçgen yelkenlerle donatılmış düz tabanlı balıkçılık teknesi (Denizcilik); üçkağıtçı, hilebaz, dolandırıcı; uyanık kimse, tetikte kimse

SHARPLY : English Turkish

adv. keskin bir şekilde, ciddi bir şekilde, sert bir şekilde; agresif bir şekilde; attentively; aniden; açıkça; keskin bir kenarla, sivri bir uçla

SHARPNESS : English Turkish

n. keskinlik, açıkgözlük, sertlik, şiddet, zekilik, akıllılık, netlik

SHARPS : English Turkish

n. ince dikiş iğnesi

SHARPSHOOTER : English Turkish

n. keskin nişancı, bir silahla ateş etmekte uzmanlaşmış kimse, uzman nişancı, uzman atıcı

SHARPSHOOTING : English Turkish

n. keskin nişancılık, bir silahla ateş etmedeki beceri, uzman nişancılık, uzman atıcılık

SHARQIYAH : English Turkish

n. Kuzey Mısır'da vilayet

SHAS : English Turkish

n. Tevrat'ın Separdik muhafızları, çoğu ultra-ortodoks Separdik Yahudi'nin dahil olduğu bir İsrail siyasi partisi