Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SORRY, IT'S A PRESCRIPTION DRUG : English Turkish

üzgünüm bu reçeteli ilaç

SORRY, WE ARE CLOSED : English Turkish

üzgünüm kapaliyiz

SORRY, WE DON'T ACCEPT CREDIT CARDS : English Turkish

üzgünüm kredi kartı kabul etmiyoruz

SORT : English Turkish

n. tür, çeşit, sınıf, kalite, tip, punto, harf takımı

SORT : English Turkish

v. ayırmak, sınıflandırmak, ayıklamak, tasnif etmek, halletmek, çözümlemek

SORT ITSELF OUT : English Turkish

v. hallolmak, çözülmek

SORT KEY : English Turkish

sıralama anahtarı, ayıklama anahtarı, sıralama süreçlerine temel olan veri alanı

SORT OF : English Turkish

tür

SORT ONESELF OUT : English Turkish

v. başının çaresine bakmak

SORT ORDER : English Turkish

sıralama düzeni, sıralama anahtarına göre sıralama süreçlerinin temeli olan düzen

SORT OUT : English Turkish

ayırmak, seçip ayırmak, sınıflandırmak, tasnif etmek, ayıklamak, çözümlemek, halletmek, icabına bakmak

SORT SMB. OUT : English Turkish

v. benzetmek, canına okumak, icabına bakmak

SORT TOGETHER : English Turkish

v. uymak, uyuşmak

SORTA : English Turkish

adv. "sort of (bir nevi)", bir nevi, bir çeşit, birazcık, öyle ya da böyle, hafifçe

SORTED : English Turkish

adj. sıralanmış, gruplanmış, sınıf veya türüne göre düzenlenmiş

SORTER : English Turkish

n. ayırıcı, sınıflayıcı, tasnifçi, ayıklayıcı

SORTIE : English Turkish

v. sorti yapmak, limandan çıkmak, çıkış harekâtı yapmak [ask.]

SORTIE : English Turkish

n. sorti, çıkış, hücum, bombardıman uçuşu

SORTILEGE : English Turkish

n. büyü, sihir

SORTING : English Turkish

n. sınıflandırma, sınıflama, türlere göre ayırma

SORTING PROGRAM : English Turkish

sırlama programı, veri dosyalarındaki spesifik bir anahtara göre sıralamalar yapan program

SOS : English Turkish

n. s.o.s

SOSA : English Turkish

n. bir soyadı; Sammy Sosa (1968 doğumlu), Chicago Cubs takımının ABD'li beyzbol oyuncusu (tüm zamanların bir sezonda en çok ev koşusu vuruşu rekoru için Mark McGwire ile yarışan)

SOT : English Turkish

v. ayyaş olmak, ayyaşlık yapmak

SOT : English Turkish

n. ayyaş, sarhoş, bekri