English Turkish
SOUTHERLY : English Turkish
adj. güney, güneydeki, güneye doğru olan, güneyden esen
SOUTHERLY : English Turkish
adv. güneye doğru, güneye, güneyden
SOUTHERN : English Turkish
adj. güney, güneyli
SOUTHERN CHRISTIAN LEADERSHIP CONFERENCE : English Turkish
güney Hristiyan önderliği konferansı, Rahip Martin Luther King, Jr. ve siyahi toplumun diğer liderleri tarafından 1957 yılında kurulan Amerikan insan hakları organizasyonu
SOUTHERN COMMAND : English Turkish
güney komutanlığı, ülkenin güney bölümünden sorumlu askeri birim
SOUTHERN COUNTRIES : English Turkish
güney ülkeleri, güneyli ülkeler, ekvatorun güneyinde yer alan ülkeler
SOUTHERN CROSS : English Turkish
güneyhaçı [astr.]
SOUTHERN HEMISPHERE : English Turkish
n. güney yarımküre, ekvatorun güneyinde yer alan yarımküre
SOUTHERN LEBANON : English Turkish
güney Lübnan, Lübnan'ın güneyindeki alan
SOUTHERN METHODIST UNIVERSITY : English Turkish
Güney Metodist Üniversitesi, Teksas'ta (ABD) Hristiyanlığın Metodist mezhebi ile bağlantılı büyük üniversite, SMU
SOUTHERN NEGEV : English Turkish
güney Negev, Negev'in güneyindeki alan, Negev'in aşağı bölümleri
SOUTHERN SPEECH : English Turkish
güneyli konuşması, güneyli aksanı
SOUTHERN WIND : English Turkish
güney rüzgârı, güneyden esen rüzgâr, güney yönünden gelen rüzgâr
SOUTHERNER : English Turkish
n. güneyli, güney eyalet yerlisi
SOUTHERNLY : English Turkish
adv. güneye doğru
SOUTHERNLY : English Turkish
adj. güney, güneydeki, güneye doğru olan
SOUTHERNMOST : English Turkish
adj. en güneydeki
SOUTHERNWOOD : English Turkish
n. karapelin, yumuşak beyaz çiçekleri ve acı yaprakları olan Avrupa'ya özgü funda veya bitki (bira yapımında kullanılır)
SOUTHEY : English Turkish
n. bir soyadı; Robert Southey (
1843), İngiliz şair ve tarihçi, Göl Şairleri üyesi; Saskatchewan'da (Kanada) bir kasaba
SOUTHING : English Turkish
n. güneye doğru gitme, güneye doğru rota, güneye doğru uzaklık
SOUTHLAND : English Turkish
n. Yeni Zellanda'da bir bölge; ABD'nin güney eyaletleri, Dixie, Dixieland; Michigan'ın (ABD) güneyinde bir köy
SOUTHLAND : English Turkish
n. güney bölgesi, güney alanı, güneye doğru veya güneyde olan herhangi bir alan; bir ülkenin güney bölümü
SOUTHMOST : English Turkish
adj. en güneydeki
SOUTHPAW : English Turkish
n. solak, solu güçlü boksör
SOUTHRON : English Turkish
n. güneyli, güney yerlisi veya güneyde yaşayan; İngiliz, İngiltere'den olan kimse (İskoç Kullanımı); güneye doğru, güneye (İskoç Kullanımı)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani