Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SPECTRALNESS : English Turkish

n. hayaletlilik, hayalet gibi olma durumu, hayalete benzeme durumu, hortlak şeklinde olma durumu, hayalî olma durumu

SPECTRE : English Turkish

n. hayalet, ürkütücü şey, hayal, kuruntu, vesvese

SPECTROCHEMICAL : English Turkish

adj. görünge kimyasal, görünge kimya ile ilgili, kimya biliminin maddelerin emdikleri spektrumlara göre analiziyle ilgilenen dalı ile ilgili (Kimya)

SPECTROCHEMISTRY : English Turkish

n. görünge kimya, kimya biliminin maddelerin emdikleri spektrumlara göre analiziyle ilgilenen dalı (Kimya)

SPECTROGRAM : English Turkish

n. spektrogram

SPECTROGRAPH : English Turkish

n. spektrograf, tayfçeker

SPECTROGRAPHER : English Turkish

n. spektrografi (görünge çizimi) uzmanı, fotoğraflar yoluyla görüngeler araştırmaları yapma konusunda uzmanlaşan kimse (Fizik)

SPECTROGRAPHIC : English Turkish

adj. spektrografik, spektrografi (görünge çizimi) ile ilgili, fotoğraflar yoluyla görüngeler araştırmaları yapma ile ilgili

SPECTROGRAPHICALLY : English Turkish

adv. spektrografik bir şekilde, spektrografi (görünge çizimi) araçları ile, spektrografik yöntemlerle

SPECTROGRAPHY : English Turkish

n. spektrografi, görünge çizimi, fotoğraflar yoluyla görüngeler araştırmaları yapma (Fizik)

SPECTROMETER : English Turkish

n. spektrometre, görüngesel uzunlukları ölçen alet

SPECTROMETRIC : English Turkish

adj. spektrometrik, spektrometre ile ilgili, spektrometri ile ilgili

SPECTROMETRY : English Turkish

n. spektrometri, görüngenin spektrometre kullanılarak ölçülmesi

SPECTROPHOTOMETER : English Turkish

n. spektrofotometre, bir görüngenin parçalarının görece yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet

SPECTROPHOTOMETRIC : English Turkish

adj. spektrofotometrik, spektrofotometre (bir görüngenin parçalarının görece yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet) ile ilgili

SPECTROPHOTOMETRICAL : English Turkish

adj. spektrofotometrik, spektrofotometre (bir görüngenin parçalarının görece yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet) ile ilgili

SPECTROPHOTOMETRICALLY : English Turkish

adv. spektrofotometrik bir şekilde, spektrofotometre (bir görüngenin parçalarının görece yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet) ile

SPECTROPHOTOMETRY : English Turkish

n. spektrofotometri, bir görüngenin renklerinin yoğunluğunun ölçülmesi

SPECTROPOLARIMETER : English Turkish

n. spektropolarimetre, görüngel ucayölçer, kutuplanmış ışığı ölçen alet

SPECTROSCOPE : English Turkish

n. spektroskop, tayfölçer

SPECTROSCOPIC : English Turkish

adj. spektroskopik, bir görüngeçizer ile ilgili

SPECTROSCOPICAL : English Turkish

adj. spektroskopik, bir görüngeçizer (görünge yaratma ve izlemeye yarayan optik alet) ile ilgili

SPECTROSCOPICALLY : English Turkish

adv. spektroskopik bir şekilde, bir görüngeçizer (görünge yaratma ve izlemeye yarayan optik alet) aracılığı ile

SPECTROSCOPIST : English Turkish

n. spektroskopi uzmanı, bir görüngeçizer kullanarak görüngeyi analiz eden kimse

SPECTROSCOPY : English Turkish

n. spektroskopi, bir görüngenin renklerinin bir görüngeçizer yoluyla yaratılması ve gözlemlenmesi