Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

STATE DEPARTMENT : English Turkish

dışişleri bakanlığı

STATE GUEST HOUSE : English Turkish

devlet konuk evi, Cumhurbaşkanı ve Başbakanları veya denizaşırı özel ziyaretçilerin ağırlandığı Devlet Konuk Evi

STATE OF AFFAIRS : English Turkish

gidişat, vaziyet, durum, işlerin durumu, şartlar, koşullar

STATE OF BEING AN AGHA : English Turkish

n. ağalık

STATE OF HEALTH : English Turkish

sağlık durumu

STATE OF ISRAEL : English Turkish

İsrail Devleti, İsrail ülkesi, İsrail ulusu (Orta Doğu'da Yahudi ülkesi)

STATE OF MIND : English Turkish

uhsal durum, ruh hali

STATE OF THE UNION ADDRESS : English Turkish

Birliğe hitap konuşması, Kongre önünde ABD Başkanı tarafından yapılan yıllık konuşma (ulus için Başkan'ın planlarının detaylarının, ulusal meseleler hakkındaki düşüncelerinin, vb. anlatıldığı)

STATE OF WAR : English Turkish

savaş hali, savaş durumu

STATE PRISON : English Turkish

n. eyalet hapishanesi

STATE REVENUES DIRECTOR : English Turkish

aş defterdar, devlet gelir direktör, devlet vergilerinin toplanması işinin başındaki kişi

STATE UNIVERSITY OF NEW YORK : English Turkish

New York devlet üniversitesi, SUNY, New York eyaleti (ABD) çapında dağılmış bulunan devlet üniversiteleri sistemi

STATECRAFT : English Turkish

n. devletçilik, devlet idaresi

STATED : English Turkish

adj. belirli, belli, belirtilmiş, belirtilen, açıklanmış, kayıtlı, düzenli

STATEHOOD : English Turkish

n. eyalet olma, eyaletlik

STATEHOUSE : English Turkish

n. eyalet meclisi

STATELESS : English Turkish

adj. vatansız, ülkesiz

STATELINESS : English Turkish

n. haşmet, heybet, görkem, ihtişam, lüks

STATELY : English Turkish

adj. görkemli, muhteşem, heybetli, haşmetli, yüce, yüksek

STATEMENT : English Turkish

n. ifade, beyan, demeç, açıklama, söz, rapor, bilanço, bildirme, tarife

STATEN : English Turkish

n. "Staten Adası" (New York City'nin beş ilçesinden birini oluşturan ada) isminin bir parçası

STATEN ISLAND : English Turkish

Staten Adası, New York City'nin beş ilçesinden birini oluşturan ada

STATEROOM : English Turkish

n. lüks kamara, özel vagon

STATES : English Turkish

n. amerika, amerika birleşik devletleri

STATESIDE : English Turkish

adj. yurtiçinde [amer.]