Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
STRAY : English Turkish

adj. başıboş, yolunu kaybetmiş, serseri, tek tük, rasgele, parazitli, cızırtılı

STRAY : English Turkish

n. başıboş hayvan, sürüden ayrılan hayvan, kaybolmuş kimse, başıboş kimse

STRAY CAT : English Turkish

sokak kedisi

STRAY DOG : English Turkish

sokak köpeği

STRAYED : English Turkish

adj. başıboş, avare, serseri, yoldan sapmış, yolunu kaybetmiş

STRAYS : English Turkish

n. parazit, cızırtı

STREAK : English Turkish

n. ışın, şimşek, düzensiz çizgi, damar (ağaç vb.), iz, meç (saç), belirti, kısa süre

STREAK : English Turkish

v. çizgi çizgi boyamak, acele etmek, hızlı gitmek, çırılçıplak geçmek

STREAK OF BAD LUCK : English Turkish

n. anlık şanssızlık

STREAK OF LIGHTNING : English Turkish

şimşek, yıldırım

STREAK OF LUCK : English Turkish

kısa süren şans, anlık şans

STREAKED : English Turkish

adj. çizgi çizgi, damarlı (ağaç), değişken

STREAKER : English Turkish

n. çırılçıplak koşan kimse, kalabalıkta çırılçıplak koşarak geçen kimse

STREAKY : English Turkish

adj. çizgili, çizgi çizgi, damarlı (ağaç), değişken

STREAM : English Turkish

n. akarsu, çay, dere, akıntı, nehir, sel, akım

STREAM : English Turkish

v. akıp gitmek, akmak, aralıksız sürmek, sürmek, dalgalanmak, uçuşmak, akıtmak

STREAMER : English Turkish

n. flama, fors, bandrol, kâğıt şerit, ışık huzmesi, manşet

STREAMER HEADLINE : English Turkish

n. manşet

STREAMING : English Turkish

n. gruplandırma, gruplara ayırma

STREAMLET : English Turkish

n. derecik, çay

STREAMLINE : English Turkish

n. akış çizgisi, aerodinamik şekil

STREAMLINE : English Turkish

adj. aerodinamik, aerodinamik şekilli

STREAMLINE : English Turkish

v. aerodinamik şekilde yapmak, modernize etmek, kolaylaştırmak, uygun hale getirmek

STREAMLINE SHAPE : English Turkish

n. aerodinamik şekil

STREAMLINED : English Turkish

adj. aerodinamik, aerodinamik şekilli, modern, şık, elverişli