English Turkish
SUPPLICATION : English Turkish
n. yalvarma, yalvarış, rica, niyaz
SUPPLICATORY : English Turkish
adj. yalvarış niteliğindeki, yalvaran, niyaz eden
SUPPLIER : English Turkish
n. ihtiyacı karşılayan, satıcı
SUPPLIES : English Turkish
n. levazım
SUPPLY : English Turkish
adj. besleme, ikmal, karşılayan, sağlayan, tedarik eden, başkasının yerine bakan, vekil
SUPPLY : English Turkish
adv. esnek olarak, elastik olarak, uysalca, uyumlu biçimde
SUPPLY : English Turkish
n. karşılama, sağlama, tedarik, verme, arz, sunu, miktar, mevcut, vekil, yerine geçen kimse, bütçe, ödenek, erzak, levazım, ikmal malzemesi
SUPPLY : English Turkish
v. karşılamak, sağlamak, gidermek, ihtiyacı karşılamak, tedarik etmek, temin etmek, yerini doldurmak
SUPPLY A WANT : English Turkish
v. isteği karşılamak, isteği yerine getirmek
SUPPLY AND DEMAND : English Turkish
arz ve talep
SUPPLY BASE : English Turkish
n. ikmal üssü
SUPPLY CORPS : English Turkish
ikmal birliği, ikmal ve malzemelerin bakımından sorumlu askeri birim
SUPPLY DEPOT : English Turkish
n. ikmal deposu
SUPPLY LINES : English Turkish
n. ikmal hatları
SUPPLY PIPE : English Turkish
n. besleme borusu
SUPPLY SERGEANT : English Turkish
n. levazım başçavuşu
SUPPLY THE PLACE OF : English Turkish
v. yerini doldurmak
SUPPLYING : English Turkish
n. donatma, donatım
SUPPORT : English Turkish
n. destek, arka, yardım, altlık, takviye, dayanak, payanda, doğrulama, arka çıkma, yardımcı oyuncu, yardımcı oyuncular
SUPPORT : English Turkish
v. desteklemek, para yardımı yapmak, dayamak, destek olmak, güç vermek, para sağlamak, taraftarı olmak, kuvvetlendirmek, özendirmek, yardım etmek, cesaret vermek, tutmak, geçindirmek, bakmak, sürdürmek, takviye etmek, ısrar etmek, doğrulamak, kanıtlamak, üstlenmek, yardımcı rolde oynamak
SUPPORT ONESELF : English Turkish
v. geçinmek, geçimini sağlamak
SUPPORT TO : English Turkish
v. güçlendirmek
SUPPORTABLE : English Turkish
adj. desteklenebilir, kanıtlanabilir, çekilir, dayanılabilir, dayanıklı
SUPPORTED : English Turkish
adj. destekli
SUPPORTER : English Turkish
n. destek, destek olan kimse, destekçi, lehdar, sponsor, taraftar, yardımcı, korse, arka, bileklik, haya bağı, suspansuvar, arka çıkan kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani